Bu Blogu Takip Et

Sayfalar

Translate

16 Nisan 2010 Cuma

Sanatın Çocuklar Üzerindeki Etkisi

Çocukların resim veya müzikle ilgilenmeleri iki şekilde olabilir. İlkinde çocuğun özel yeteneği doğrultusunda sanatçı olarak yetiştirilmesi ve sanat etkinlikleri ile yoğun olarak ilgilenmesi, ders almasından bahsederiz. Böyle bir deneyim için mutlaka çocuğun neye ilgisinin olduğu belirlenmelidir, çünkü sanatçı olmak uzun ve emek isteyen bir yoldur.

İkinci yol ise, sanatın etkinlikler yolu ile çocuğun hayatında var olmasıdır. Resim, müzik, dans, tiyatro gibi etkinliklerin çocuğun dünyasına katkısı büyüktür:



• Kendini tanımasına yardım eder.

• Hayal dünyasını geliştirir.

• Duygularını rahatça ifade etmesine imkan tanır.

• Farklı bakış açıları geliştirebilir.

• Beden, zihin ve ruh sağlığı olumlu etkilenir.

• Benlik algısı olumluya döner.

• Öz güveni gelişir.

• Sosyal becerileri gelişir.

• Duygusal zekası beslenir.

• Okul başarısı olumlu etkilenir.

• Sağlam bir kişilik geliştirmek için fırsat bulmuş olur.

Tüm bu olumlu gelişmelere sahip olmak için çocuğunuzun bir sanat kursuna katılması veya özel ders alması da gerekmeyebilir, çünkü resim ve müzik günlük hayatınızın içinde var olabilir, çocukların sanata olan ilgileri aile tarafından da beslenebilir.

Ayrıca; çocuklar kendilerini ifade ettikleri ölçüde gelişirler. Bu nedenle, sanat da çocuğun kendini geliştirmesine büyük imkan tanır. Sanatla ilgilenmek çocuğun okul başarısına da olumlu yansır. Kendini iyi ve mutlu hisseden çocuk okulla ilgili işlerde de ilerleme gösterir. Aynı zamanda, çocuklar kişiliklerini oluştururken kendileri hakkında ipucu toplamaya ihtiyaç duyarlar. Sanatla ilgilenen çocuklar, kendilerini daha iyi tanır, böylece kişiliklerini daha sağlam olarak geliştirebilirler





Çocuk İçin Sanat
Bir çocuğun ilgi alanını ortaya çıkaracak aktiviteler bulmak ne zordur esasen. Yaşına uygun, dikkatini verebileceği, yaratıcılığını kullanacağı, yaşıtlarıyla bir arada olabileceği bir ortam bulmak? Hatta sosyalleşmesine katkıda bulunacak bir eğlence aracı yaratmanın zorluğu? 



OPS Kids Sanat Atölyesi kurucularından Pemra Yüce ile sorulara cevap bulmaya çalıştık. Çocuğunuza değişik bakış açıları sunabilmeniz ve ruhunu zenginleştirmeniz için size de ilham olacağına eminiz.
Röportaj: Gizem Şıvka Pideci
Profesyonel fotoğrafçı iken çocuklar için atölye açma süreci nasıl gelişti?
Pemra Yüce:Çocuklarım doğduktan sonra zaten onlara yönelik çok çalışma yapıyordum. Uzun yıllar üniversitede öğretim görevlisiydim. Bu keyifli çalışmaları daha küçük yaş gruplarına indirmek istiyordum. Oğlum Ege’nin yuvaya başlamasıyla, yuvasında bir fotoğraf kulübü kurdum. 5-6 yaş grupları ile fotoğraf çalışmaları yapmaya başladık. Daha sonra çeşitli okul, kamp ve yaz okulları derken çocuklarla fotoğraf çalışmalarımız arttı. Veliler bu çalışmaların devamını talep ettiler. Böylelikle çocuklara yönelik sanat atölyesi açma fikri doğmuş oldu.
Anladığım kadarıyla her atölyenin eğitmenleri özenle seçilmiş ve her atölyenin çocuk üstüne ayrı bir etkisi ve amacı var.
Pemra Yüce:Dört atölye ile başladık; fotoğraf, ebru, ritim ve seramik. Daha sonra geliştiririz diye düşündük. Atölyeler stüdyomuzda olacağı için mekâna uygun kurslar seçtik.
Genel olarak atölyelerin amacı; çocukları sanat ile yakınlaştırmak, görsel ve işitsel anlamda zekâlarını geliştirmek, kompozisyon becerilerini kuvvetlendirmek. Bununla beraber var olan hayal güçlerini sanat ortamı ile birleştirerek ortaya bir takım ürünler çıkarmak da diğer amacımız. Geleneksel bir sanatımız olan ebru sanatını tanıtmak, canlandırmak, fotoğraf ile teknoloji becerilerini arttırmak gibi birçok amaç sıralayabilirim.
Atölyeler kaç yaş aralığı için uygun?
Pemra Yüce:6-12 yaş arası çok uygun.

Yaş aralığının 6-12 aralığı olmasının belli bir amacı var mı?
Pemra Yüce:Daha küçük yaş grubu bu atölyeler için uygun değil. Tam kavrayamıyorlar. Ebru sanatı mesela… Kesinlikle 6’dan küçük olamıyor. Biz, yine de 6 yaşındaki bir çocukla 12 yaşındaki bir çocuğu aynı zaman aralığında atölyeye sokamıyoruz. Kopukluk oluyor.
Atölyeye kayıt olmak için ne yapılması gerekli?
Pemra Yüce:Esasen atölyeler daha çok yeni. Şimdilik ön kayıt alıyoruz. Belli bir sayıya ulaşmamız gerekiyor. Sanırım yazın, okullar tatil olunca daha yoğun bir çalışma temposu olacak.

Kursun amacı, yeteneği olan çocuğun gelişimine destek olmak mı yoksa çocukta yetenek geliştirmek mi?
Pemra Yüce:Her ikisi de! Çocuğun içinde bir yetenek varsa zaten uygun zaman ve mekân bulduğu anda adeta fışkırır. Fakat çocuğun, -yeteneği olmasa bile- ilgili sanat dalını tanıma isteğinin olması ve atölyeye geldiği sürece zevk alması yeterlidir. Hiçbir zaman bir çocuğu istemediği bir şeye zorlayamazsınız. O yüzden severek yapması bizim için yeterli. Bununla beraber, çok büyük bir kabiliyet görürsek veya hissedersek tabi ki üzerinde yoğunlaşır ve yönlendiririz.
Çocukta yetenek, öğrenilen bir özellik mi? Mesela ritim atölyesi sayesinde bir çocuğun müzik kulağı gelişebilir mi?
Pemra Yüce:Bu soruyu müzik hocamız daha net cevaplayabilir. Benim fikrimi sorarsanız müziğin temelinde ritim var, ritmi bilen bir çocuk eğer isterse bütün müzik dallarında başarılı olabilir. Yine de uzmanına sormak daha doğru.
Peki, çocuğun hangi atölyeye gitmesi gerektiğine kim karar veriyor? Çocuk mu yönlendiriyor, aile mi?
Pemra Yüce:Genelde aileler karar veriyor. Zaten çocuklarını tanıyorlar ve hangi atölyeye yatkın olduklarını biliyorlar. Tabii ki çocuğa da sormak gerekiyor. Mesela benim oğlum Ege’nin en çok tercih ettiği atölye ritim atölyesi. Bu kendi kararı!
Bir atölyenin içeriğine ilgisi/yeteneği olmayan, uyum sağlamakta zorluk çeken çocuk için neler yapılabilir? Ailesine öneri de bulunuyor musunuz?
Pemra Yüce:Zaten uyum sağlamakta zorlanıyorsa o atölyeden hoşlanmamış demektir. Çocuğu zorlamanın bir anlamı yok. Burası, öğrenilmesi zorunlu bir matemetik dersi değil. Çocuk burada hoş ve keyifli bir zaman geçirmeli. Ritim atölyesinden hoşlanmadıysa (ki zor!) belki seramikten hoşlanır, o da olmazsa fotoğraf denenebilir… Belki sırayla hepsi denenmeli. Baktık ki hiçbirinden zevk almıyor o zaman önce çocukla daha sonra ailesiyle konuşmayı tercih ederiz.

Çocukların kendilerini ifade etmesi için doğrudan bir araç esasen bu atölyeler. Sizin bizzat eğitmenlik yaptığınız fotoğraf atölyesinden bahsedersek aynı gruptaki çocukların bir yeri fotoğraflamasında nasıl bir farklılık olabilir ki? Sinirli bir çocuk, dışa dönük bir çocuk, çok zeki bir çocuk vs. Belirgin farklılıklar var mı örnekleyebileceğiniz?
Pemra Yüce:Bu soruyu ders verdiğim okullardaki örneklerle cevaplamak isterim. Herkesin bakış açısı farklı olduğu gibi çocuklarınki de farklı. Kimisi detaya yönelirken bir diğeri çok daha farklı bakış açılarıyla fotoğraf çekmeyi seviyor.
Örneğin karanlık odada fotogram çalışması yapıyoruz. Bu çalışma çok özel bir çalışma. Fotoğraf kâğıdının üstüne bir takım objeler koyarak bir kompozisyon oluşturuyorlar ve çeşitli kimyasallar ile bu görüntüyü ortaya çıkarıyoruz. Tabii çok farklı çalışmalar ortaya çıkıyor. Çocukların zekâ seviyelerini benim ayırt etmem doğru değil. Kaldı ki bence her çocuk kendine göre zekidir. Ama çok hareketli bir çocuk ile daha sakin bir çocuğun çalışmaları birbirinden çok farklı olabiliyor. Hepsinin iç dünyası çok farklı, hepsinin çalışması birbirinden güzel.
Resim atölyesinin olmaması dikkatimi çekti. Resim, çok tercih edilen ve sonucu doğrudan ortaya çıkan bir atölye olmaz mıydı?
Pemra Yüce:Resim atölyesi zaten çok var. Fakat çocuklara yönelik fotoğraf, ritim veya ebru atölyesi varsa bile tanınmıyor. Amacımız öncelikle olmayan atölyeleri oluşturmaktı. Daha sonra tabii resim atölyesini de düşünüyoruz.
Peki, ebeveyn olarak -sizinkisi kadar profesyonel olmasa da- evde biz de buna benzer aktiviteler yapabilir miyiz? Ebeveyn ve çocuğun bir arada vakit geçirebilmesi açısından öneriniz var mı?
Pemra Yüce:Tabi ki! Profesyonel olmasa da sizin de evde yapabilecekleriniz var. Zaten yapıyorsunuzdur da! Örneğin, bir masada ellerinizle ritim tutabilir, fotoğraf makinesi ile bir çiçeği çekebilir, oyun hamuru ile şekiller yapabilirsiniz. Ebru atölyesi için hazır kitler olduğunu duymuştum ama hiç denemedim.
Bizim atölyelerimizde; profesyonel ekip eşliğinde, çok daha ileri safhaları çok daha profesyonel araçlar ile çalışıyoruz.
Peki siz ebeveyn-çocuğun bir arada olduğu atölyeler düşünüyor musunuz?
Belki ileride… Önce çocuklarla biraz yol alalım ileride çok daha farklı bir mekânda olabilir.

Hiç yorum yok: