Bu Blogu Takip Et

Sayfalar

Translate

Nedir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Nedir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

27 Kasım 2024 Çarşamba

Akış Hali (Flow State) Nedir ve Nasıl Sağlanır?

Günlük hayatın hızlı temposunu yakalamaya çalışırken aynı zamanda sürekli olarak üretkenliği artırmanın, yaratıcılığımızı kullanmanın ve tatmin duygusunu bulmanın yollarını arıyoruz. Tüm bunlara yetişmeye çalışırkense çoğu zaman akışın ritmini kaçırıyoruz. Arayış içinde olduğumuz tüm bu değerler aslında “akış hali” denen, derin odaklanma durumunda saklı. Hem psikolojik hem de hormonal etkilerle kendisini belli eden bu ruh hali, bireylerin en üst düzeyde performans göstermesini sağlıyor. 



Akış hali nedir?

Akış hali, kendinizi tamamen yaptığınız şeye kaptırarak en iyi performansınızı

Duygusal Olarak Geceden Kalmak (Emotional Hangover) Nedir ve Nasıl Geçirilebilir?


Dış dünyaya nasıl tepki verdiğimiz iç dünyamıza bağlı yaşanıyor. İç dünyamızın nasıl bir durumda olduğunu ise şu anımız kadar bir önceki gün yaşadıklarımız da etkiliyor. Psikologlara göre hiçbirimiz “yeni bir güne yeni bir sayfa” açarak uyanmıyoruz. Duygusal olarak geceden kalmak da tam olarak bunu anlatıyor. Sabah gözlerimizi açtığımızda kendimizi tükenmiş, endişeli, güçsüz hissediyor ama nedenine tam olarak parmak basamıyorsak biz de bu çok yaygın fizyolojik ve psikolojik fenomeni deneyimliyor olabiliriz. Sizin için duygusal olarak geceden kalma neden yaşanıyor, nasıl tetikleniyor, kimler bu fenomene karşı daha savunmasız sayılıyor ve ertesi gün kendimizi daha iyi hissetmek için neler yapabiliriz sorularını araştırdık.



Duygusal olarak geceden kalmak (Emotional Hangover) nedir?

Duygusal olarak geceden kalma, İngilizce ismi ile emotional hangover, medikal bir terim

14 Ekim 2024 Pazartesi

Eleştirel Düşünme Nedir? Eleştirel Düşünme Neden Önemlidir?

Eleştirel düşünme, bir fikir geliştirebilmek ya da yargı oluşturabilmek için bilgiyi toplayarak analiz etme becerisidir.


Çeşitli konular üzerinde daha açık ve rasyonel düşünme

3 Ekim 2024 Perşembe

İyi stres (eustress) nedir?

Eustress: İyi Stres Nedir? İyi Stresin Faydaları Nelerdir?



Eustress; sağlık, başarı ve mutluluk için gereken enerjiyi tetikleyen bir güçtür. Yani olumlu veya iyi stres olarak adlandırabiliriz. İçeriğimizde, eustressin ne olduğunu, olumlu etkilerini, sınırlarını ve negatif strese dönüşmemesi için dikkat edilmesi gerekenleri ele aldık.

Şimdi sen de kendini geliştirmene, yeni deneyimler yaşamana ve hedeflerine odaklanmana yardımcı

10 Şubat 2024 Cumartesi

Neandertal Nedir? Kimdir? Neandertaller Hakkında Temel Bilgiler ve Gerçekler...

Neandertaller olarak bilinen Homo neanderthalensis türü günümüzden 440.000 yıl kadar önce evrimleşmiş, 40.000 ila 28.000 yıl kadar önceyse soyları tükenmiş bir insan türüdür.


Evet, Neandertaller de insandır. Çünkü her ne kadar "insan" sözcüğünü sürekli kendimiz için kullanıyor olsak da, bu sözcük Homo cinsi

9 Aralık 2022 Cuma

Pluviofil Nedir, Kime Denir? İşte, Pluviofil İnsanların Özellikleri (pluviophile)

"Pek çoğumuz için yağmurlu ve gök gürültülü karanlık havalar ruhsal olarak olumsuz bir ortamı hazırlarken, pluviofil insanlar için bu durum tam tersidir. Böyle düşündüğümüzde aslında pluviofil yaşam tarzının birçok pozitif yönü vardır. Peki hazır kış aylarındayken, pluviofil nedir, ne demek? Pluviofil kime denir gelin birlikte inceleyelim. İşte pluviofil insanların özellikleri..."



Başkaları bunun tuhaf olduğunu düşünürken yağmurda oynayacak kadar cesur olmak, özgüven geliştirmenin kesin bir yoludur. Pluviofiller hiçbir

28 Ağustos 2021 Cumartesi

Sit Alanı Nedir?




Sit Alanı Nedir?

Doğal güzellikleri bozulmamış yerler, arkeolojik kalıntılar veya kendine özgü mimari anlayışıyla öne çıkan kasabalar, herkesin gezmekten zevk aldığı ve bozulmadan bugüne gelmesine hayret ettiği yerlerdir. Bu yerler için sit alanı tabiri kullanılır. Zaten o yerler de bugüne gelebilmelerini bu kavrama borçludurlar.

15 Aralık 2016 Perşembe

Green Screen Nedir? GreenBox Nedir?

Green Screen Nedir?
Green screen, en basit anlamda tek renk arka plan kullanarak iki farklı görüntüyü birbirinin üstüne oturtmaya yarayan özel bir teknolojidir. Bu teknoloji ile uzayda geçen bir film, hatta evrende hiç olmayan tamamen bilgisayar yapımı dünyalarda geçen bir film çekilebiliyor. Hem de fazla uzağa gitmeden, bir stüdyonun içinde...



GreenBox Nedir?

12 Haziran 2016 Pazar

Déjà Vu Nedir?

İlk kez başınıza gelen bir olayı sanki geçmişte de aynen yaşamışsınız düşüncesine kapılma durumu déjà vu olarak adlandırılıyor. İnsanların %60-%80’inin hayatları boyunca en az bir kez déjà vu yaşadığı biliniyor. Ancak déjà vu hâlâ anlaşılabilmiş değil. Bu durumun en önemli sebebi, déjà vu’yu tetikleyen herhangi bir etken bilinmediği için laboratuvar ortamında déjà vu ile ilgili çalışmalar yapmanın çok zor olması. Déjà vu hakkında tüm bilinenler bu deneyimi yaşamış insanların söylediklerine dayanıyor.

Anılar beyinde temporal lobda saklanır. Dolayısıyla déjà vu’nun anlaşılabilmesi için temporal lob ve hafıza

31 Ağustos 2015 Pazartesi

'Zihin gözü körlüğü' nedir? Zihin gözü körlüğü hakkında


Image copyrightThinkstock
Gözlerinizi kapatın ve bir kumsalda yürüdüğünüzü, Güneş'in doğuşuna doğru ilerlediğinizi düşünün. Aklınıza gelen görüntü ne

24 Ağustos 2015 Pazartesi

Tarihte yaşamış en eski insan ismi kimin?

Sence en eski isim kime ait?
   

O kişi olduğunu iddia ediyorlardı geride bıraktıkları izlerde. Mağara duvarları aracılığı ile günümüze ulaştırdılar kendilerini. Belki ibadetlerinin bir parçasıydı, belki de öylesine bıraktıkları bir duvar yazısıydı, bilmiyoruz.

Sana tam 30.000 yıl evvelinden bahsediyoruz. Yani insanoğlunun yazıyı henüz bulmadığı zamanlardan. Dolayısı ile o zamanın insanlarının isimlerini yazabilecekleri şimdiki gibi araçları

24 Ocak 2014 Cuma

Sanatın İşlevi..

 Söz, insanların düşünce ve deneyimlerini birbirlerine aktarmaya yarar; böylece o insanları bir araya getirmenin, birleştirmenin aracı işlevini görür; sanatın işlevi de tıpkı bunun gibidir. Sanatın insanlar arasında kurduğu ilişkinin sözün kurduğu ilişkiden farkı, sözün insanların birbirine düşüncelerini, sanatın ise duyguları aktarmanın aracı olmasıdır.


Sanat, bir başkasının yansıttığı duyguları görerek ya da duyarak algılayan birinin, bu duyguların aynısını yaşaması temeline dayanan bir etkinliktir.

Lev Nikolayeviç Tolstoy, Sanat Nedir?

Yaşam ve İnsan için herşey Genel Kültür, Bilgi Bankası

8 Kasım 2013 Cuma

Hayat nedir?

 Bir profesör konferans vermek üzere salona girer ve dinleyicilere "Hayat nedir? " diye sorar.

Böyle bir soru beklemeyen dinleyicilerin
kısa sessizliğinden sonra sözlerine devam eder:

"Bir insan ortalama 70 yıl yaşar.

5 Ekim 2013 Cumartesi

Dünyanın en büyük limanları hangileridir?

 Dünyanın en büyük limanları hangileridir?
Dünyanın en büyük limanı olduğunu iddia eden birden fazla liman mevcut, çünkü liman başarımı ve trafiğini ölçmede standartlaştırılmış birr yöntem yok. Geçtiğimiz on yıl içerisinde Rotterdam limanı

1 Ocak 2012 Pazar

Uyku Nedir - Uyku Hakında Bilgi

Uyku Nedir?


Uykunun sebebi veya fonksiyonu bilinmemektedir. Chicago üniversitesi uyku araştırmalarından Allan Rechtschaffen uykunun hiç bir fonksiyonu olmadığını tespit etmiştir. Adale yorgunluklarının azalmasına rağmen vücudun dinlenmesi için uykuya ihtiyacı olmadığını söylemiştir. Çünkü vücudumuzdaki hücrelerin kendi kendilerini tamir etme yeteneği vardır.
Araştırmacıların tespitlerine göre bu esnada faaliyetten uzak olmasına, ya dinlenme veya uyku durumunda bulunmasına da gerek yoktur. Uyku sırasında alınan EEG kayıtları üzerinde yapılan incelemelerde beyinde faaliyetsizlik görülmemiştir.
İngiltere Milli Fizik Laboratuarı Kompütör ilimleri bölümünde psikolog araştırmacı Dr. Evans'a göre uykunun tek maksadı rüya görmemize Müsaade etmesi, zemin hazırlamasıdır. Stanford Tıp Merkezi Uyku Kliniği doktoru Dr.William Dument'in görüşüne göre ise; rüya görmek son derece önemlidir. Rüyalar fiziki dengenin oluşmasını sağlanmaktadır.
Temple Üniversitesinden Koruyucu ilaç profesörü Dr.Fred.Rofers uykunun aktif hayattan tamamıyla uzaklaşmak olmadığını, bilakis yavaşlayan kalp de dahil olmak üzere uzuvlarımızın değişik bir tip yaşayış durumuna girdiğine inanmaktadır.
Fakat yinede aklımıza şu sorunun gelmemesi mümkün değil. Uyku geceye ait bir alışkanlık olabilir mi?
Uyku araştırmacılarının babası olarak bilinen Nathaniel Klietman uyku haline geçebilmek için bir faaliyet sisteminde kritik bir seviyenin altında şiddetli bir durum olması gerektiği inancındadır. Bütün kainata ölçülü bir hareket,yani ritim hakimdir. Med-Cezir, güneş ve ayın doğup batmaları, mevsimler, dünyanın ekseni etrafında dönmesi ve daha pek çok düzenli ve maksatlı hareketler hep bu ritmi bize gösterirler.

Dr.Franz Halberg normal durumda ve 24 saatlik bir periyotta meydana gelen değişmeler için "circation" kelimesini kullanmıştır. Vücut dengesi zamana bağlı ritim değişmeleriyle sağlanır.
Azalarımızın ritminin en kifayetsiz olduğu anlarda uyku bastırır. Gecenin ilk uyku dönemine hızlı olamayan göz hareketi manasına gelen "NREM-non Raped Eye Movement" denilmektedir. Vücudun dinlendiği en sakin uykudur bu. Nefesimiz düzgün ve sakindir. EEG kayıtları ve beyin faaliyetleri düzgün ve imtiyazlıdır. Horlamada bu uyku döneminde vuku bulur.
Hızlı göz hareketi denilen (REM Ropel Eye Movement) faal uyku halidir. Vücut hareketsiz olmakla beraber yüzde ve parmak uçlarında düzensiz hareketler vardır. Horlama kesilir. Nefes düzensiz haldedir. Yani hızlı ve yavaş arasında ritim değişikliği görülür. Bazılarının kanaatlerine göre REM uyku hali değil bir çeşit sara nöbetidir.
Gece uykumuzun 1.5 ile 2 saati REM uykusudur. NRAM ve Rem dereleri 70 ile 110 dakika arasında değişir.Ortalama 90 dakika olarak kabul edilmektedir.
Ruhi depresyon geçirenler REM uykusu olmadığı sürece kendilerini daha rahat hissederler. Rüya görme hadisesi ekseriye REM döneminde olmaktadır.Pek çok kişi yatıştırıcı ve uyku verici ilaçları almalarına rağmen REM döneminde faal uyku halinden kurtulamazlar. Halbuki alınan ilaçlarda Rem'i tamamen veya kısmen ortadan kaldırılması aranmaktadır.
Alternatif tıp, şifalı bitkiler, Yoga, Meditasyon, Reiki, Feng Shui Metafizik / Parapsikoloji Mistisizm, Spiritüalizm, Okultizm ... Astroloji Burçlar,fallar,tarot,Rüya Analizi

21 Temmuz 2011 Perşembe

Üzüm - Üzümdeki Besin Değerleri Nedir

Üzüm içerisinde oldukça farklı besin değerleri bulunmaktadır. İlk olarak bir kap üzüm yaklaşık olarak 100 kalori, 1 gram protein, 1,4 gram lif ve bazı ek vitamin ve mineraller içerir. Üzümün içerisinde C ve B vitaminleri, potasyum, fosfor, magnezyum, selenyum, manganez, bakır ve çinko bulunur.

Lif: Lif sindirim sağlığı için faydalıdır. Bağırsak hareketlerini düzenleyen lif kabızlık gibi sindirim sorunlarına iyi gelir. Diyetinize lifleri dahil etmek oldukça önemlidir.
C vitamini: C vitamini bağışıklık sistemini geliştirir. C vitamini aynı zamanda ciltte kolojen üretimine yardımcı olur.
B vitamini: B vitamini üzümde B1 ve B6 şeklinde bulunur. B vitaminleri metabolik süreçte önemli yer alır ve karbonhidrat, protein ve yağların enerjiye çevrilmesine yardımcı olur.
Potasyum: Potasyum kalp sağlığı için önemlidir.
Fosfor: Fosfor kalsiyumla birlikte kemik ve diş gelişimi için gereklidir.
Magnezyum: Magnezyum kas ve sinir fonksiyonlarının normal bir şekilde sürdürülmesi için gereklidir ve sağlıklı bir bağışıklık sistemine yardımcı olur.
Selenyum: Selenyum vücutta antioksidan enzimlerine çevrilir.
Manganez: Manganez vücuttaki enzimleri harekete geçirir.
Bakır: Bakır saç sağlığı ve rengi için faydalıdır. Bununla birlikte bakır bazı hormonları için de oldukça faydalıdır.
Çinko: Hücresel metabolizma açısından önemlidir ve bağışıklık sisteminin fonksiyonları açısından oldukça faydalıdır.
Alternatif tıp, şifalı bitkiler, Yoga, Meditasyon, Reiki, Feng Shui

Bitkisel Yastık Nedir, Nasıl Hazırlanır

Bitkisel yastık bir takım şifalı otlarla içi doldurulmuş yastıktır ve alternatif tıbbın muhteşem bir buluşudur. Uyku sorunu çekenlere ve baş ağrısı çekenlere bire birdir. Bebeklerin altına ya da başına koymak için de uygundur. 2 parça aynı boyuttaki kumaşı birbirine dikin. 3. tarafınıda iliştirip dikin. Bir tarafı açık bırakın buradan yastık içini doldurmaya başlayın. Bir kase içine sakinleştirici otları ekleyin. Otlar farklı şekillerde ve karışımlarda farklı etkiler gösterir.
img724
Dinlendirici otlar: Papatya, şerbetçiotu, lavanta yaprakları, limon mine çiçeği, nane, gül.
Ağlayan bebekler için: Lavanta, pelin, yaban sümbülü gibi otlar çok iyi gelir.
Rüyaları dinlendirici ve iyi gelen otlar: lavanta, biberiye, mercanköşktür.
Baş ağrılarını dindiren otlar: Papatya, lavanta ve biberiyedir.

Romantik bir gece ve uyku için ise, tatlı mercanköşk, lavanta, limon otu ve gül yaprakları kullanılır.
Bu yastığı dilediğiniz ot karışımlarıyla doldurun. Kullanmadan önce yastığı en az 1 gün kapalı hava geçirmez bir yerde tutun. Bu, kokusunu ve otların etkisini güçlendirmek için yapılmalıdır. Tedavi edici özelliklerini artırmaya yarar. Yatmadan önce ya da kestirmeden önce, yastık kılıfınızın içine bu yastığı yereştirin ve başınızın altına alın hatta bir tane daha yapıp yanınızda tutun. Amber ve misk ile otları sabitleştirin. Yumuşak olması için pamuk topları da doldurabilirsiniz.

Alternatif tıp, şifalı bitkiler, Yoga, Meditasyon, Reiki, Feng Shui

25 Mayıs 2011 Çarşamba

Kimyasal Evrim Nedir

Kimyasal Evrim

Özetle belirtmek gerekirse, yerkürenin oluşumunu izleyen dönemlerle bugünkü atmosfer bileşimi farklıdır. Örneğin eski sediman kayaçlarında, okside olmuş demir ve uranyum minerallerine rastlanmazdı. Bu ise başlangıç dönemlerinde atmosferde oksijenin serbest halde bulunmadığının kanıtıdır. Yerkürenin ilk oluşum dönemini andıran başka gezegenlerin atmosferleri karşılatırılarak, yerkürenin ilk atmosferi ile ilgili bilgiler elde edilebilir. O zamanki atmosfer esas itibariyle N, C02 ve su buharı içermekte idi. Bunlara, amonyak, metan, H2S ve hatta serbest haldeki H2'i de ekleyebiliriz. O dönemdeki atmosferin, indirgeyici bir yapıda olduğunu rahatça söylemek olasıdır. İlk okyanuslarda fosfat, silikat ve metal iyonları çözünmüş halde bulunmakta idi. Bu maddeler arasında olacak kimyasal tepkimeler için yüksek enerji gerekiyordu. Bu da şimşek çakarken oluşan elektriki boşalım, volkanların neden olduğu jeotermal ısı ve radyoaktivite kanalıyla sağlanmıştır. Yine o dönemlerde atmosferin ozon tabakası taşımaması nedeniyle, güneşten gelen ultraviyole ışınlar yerküre için önemli bir enerji kaynağı oluşturuyordu.

Bu koşullar altında anorganik maddelerden, basit yapılı organik bileşikler oluşmaktaydı. Hatta canlıların önemli yapıtaşlarının da bu yolla meydana geldiği ortaya kondu.

Bu hususta önce MİLLER adlı bir"öğrencinin 1953 yılında yaptığı çalışmalar, daha sonra da diğer araştırıcıların gözlem ve deneyleri ışık tutucu oldu. MİLLER içinde su bulunan kabı ısınan yerküre kabuğu ile eşdeğer tuttu. Bu kab iki elektrod taşıyan bir cam küre ile ilişkidedir. Bunlar arasında bir jeneratör, yıldırımı andıran deşarjlar oluşturuyor. Yükselen gazın soğutulması ve alçalanın soğutulması için bir ara boru gaz dönüşümünü, sanki rüzgar varmış gibi, sağlıyordu. Ayrıca kabın iç kısmı metan ve amonyak karışımı ile ilkin atmosfere benzetmek için de ilaveten ısıtılan sudan oluşan buharla doldurulmuştu. MİLLER CH4, CO, H2, NH3 ve su buharından elde ettiği gaz karışımını, 8 gün süreyle elektriki bir ışık çevrimine tabi tutarak, formik asit, formaldehid, süt asidi ve aminoasitlerini elde etti. O dönemde ortaya çıkan bu maddeleri kullanarak yıkabilecek canlılar henüz oluşmamıştı. Bu yüzden oluşan bu maddeler ilk okyanusta bulamaç gibi bir kıvamda idiler. Bu maddelerin oluşturduğu akıcı maddeye İLKİN ya da İLK ÇORBA veya BULAMAÇ adı verilir. Bu ilk çorbanın yoğunluğu, özellikle kıyı lagünlerinin oluştuğu yerlerde çok yüksekti. Bu maddeler yüksek sıcaklıklarda, bazı maddeler arasında tepkimelere yol açtı. Bunun sonucunda yoğun çözeltiler bu maddelerce emildi ve bazı bileşiklerin oluşumu sağlandı. Makromoleküllerin de bu kanalla meydana gelmiş olabileceği sanılmaktadır.
Bu tip sentez olayları deneysel olarak da gerçekleştirilebilir. Örneğin aminoasit karışımı lav kayaçları ile ısıtılırsa protein içerikli PROTEİNOİD denen bileşikler elde edilir. Isınmış proteinoid çözeltilerinin soğutulması ile 1-2 fim büyüklüğünde küre şekilli oluşumlar elde edilmiştir. Bunlara da MİKROSFER adı verilir. Bunların yarı geçirgen olan bir membranı vardır. Mikrosferler büyüyüp tomurcukla çoğalabilir

Sosyobiyoloji Nedir

Sosyobiyoloji Nedir

Paviyan maymunlarında türü erişkin bir birey, diğerlerini düşmana karşı uyarır ve böylece sürünün yaşamını devam ettirmesini sağlar. Grubun hayatta kalmasını mümkün kılan bu davranışın bir seleksiyon avantajı vardır. Grubu düşmana karşı ikaz eden bireyin bu davranış şeklini sağlayan genler, yeterli miktarda döle aktarılmıştır. Böylece gruba yarayan bu davranış şekli sürdürülür. Bunun için gerekli olan koşulları, populasyo-nun biyolojik davranışı yardımı ile açıklayabiliriz. Çocukların genleri ebeveyn genlerinin yarısı kadarı ile müşterektir. Çocuklarına karşı kendisinin yararlanamadığı bir davranış, ana babadan herhangi birinin ölümüne neden oluyorsa ve buna bağlı olarak, populasyon-da ortalama ikiden fazla çocuk hayatta kalıyorsa, kendi yararına olmayan nedenden ötürü ana veya babanın ölmesi seleksiyon için bir avantajdır. Kuzenlerde genlerin 1/4'U müşterektir. Bu durumda ortalama olarak dört kuzenden daha fazlası yaşamalıdır ki, bir seleksiyon avantajı görülebilsin. Akrabalığa yararlı ve populasyon biyolojisi kurallarına uyan her davranış, evrimde sırf kendi yararına olan davranışa karşı koyabilir. Bu hususta en detaylı incelenen hayvan grubu sosyal arılardır. Bunlarda erkekler hoploid, dişiler (kraliçe ve dişi işçi arılar) diploiddir. Bir çiftin dişi dölleri, ortalama olarak genlerin 3/4'ü kadarına müştereken sahiptir. Bu nedenle davranışın seleksiyon avantajı vardır ve dişi kendisi döl üreteceği yerde kendi annesini destekler ve böylece çok sayıda kardeş oluşmasana katkıda bulunur. Eğer dişi bireyin kendisi yavru elde etseydi, çocuklarının genleri ancak kendisininki ile yarı yarıya müşterek olurdu.

Canlı grubuna hizmete yönelik bir davranış biçimi tamamen doğuştan itibaren olmaz. Buna sonradan öğrenilen davranışı da katabliriz. Grubun hizmetine yönelik davranış şekillerinin incelenmesi, onun biyolojik işlevi ve evrimsel nedeni SOSYO-BİYOLOJİ'nin konusudur.

Gen Bileşiminin Uyumu(=Harmonisi)

Fenotipin birçok özelliği çok sayıda gen ile belirlenir. Bu yüzden genlerin harmonik (=uyumlu) olarak birlikte çalışması gerekir. Her gen, uygun zamanda ve doğru miktarda oluşturulmalıdır. Zira seleksiyon fenotipde başlar ve birbirine uyan gen grupları müştereken korunur. Burada gen müşterekliğinden, yani GENETİK BİRLİKTELİK'ten söz edilir. Bir gen birlikteliği karışık yapılı ve amaca uyan organların oluşumu için önem*lidir. Örnek olarak gözün evrimini verebiliriz. En ilkel hayvan gruplarındaki düz gözden, çanak, çukur ve mercek göze gelişim olur. Gözün özelliğini belirleyen genler, hangi kro*mozomlarda bulunurlarsa bulunsunlar, genetik birliktelik nedeni ile bir aradadır. Bu durum gözdeki optik merkezin işlev ve yapısına, beyinde katılan genler için de geçerlidir.

Zürafanın boyun omuru sayısının 7 olmasının nedeni de genetik birikimdir. Normal olarak zürafanın boyun omur sayısının fazla olması, onun lehine bir durum arz eder. Halbuki omur sayısı 7'de kalmıştır. Bu durum omur sayısından sorumlu genlerin değişmesinden kaynaklanır. Genetik aşınma nedeniyle evrim içinde birçok tür ortadan kalkmıştır. Bunlar, çevrenin yeni gereksinimlerini karşılamayarak yok olmuşlardır.

19 Mayıs 2011 Perşembe

Zenciler - Zenci Nedir

Zenci, antropolojide insanların ayrıldığı ırklardan biri. Genel olarak zenci sözcüğü yalnızca bir ırkı değil, derileri kara olan tüm insanları kapsar. Zenci sözcüğü yerine siyah ya da siyahî sözcükleri de kullanılır. Batılı devletlerde yaygın olarak kullanılan Afro (Afrikalı) ve Karayipli sözcükleri de zaman zaman Türkçe'de kullanılır.