İnsanlar ve satranç arasındaki ilişki nedir

Satranç oynamayı öğrenmekte olan bir insanı seyrettiyseniz eğer, onun çok kısıtlı yeteneklerle başladığını görürsünüz. İnsan, her satranç taşının hareketine ilişkin temel kuralları bir kez öğrendikten sonra, satranç oynayabilir. Ancak yeni oyuncu acemi olduğu için pek iyi değildir.


Her bir taş kaybı ya da erken yenilgiyi şaşkınlıkla karşılayarak, Nasıl da düşünemedim? ya da Hay Allah! Bu hamleyi nasıl da göremedim? gibi ifadeler kullanırlar.

İnsan beyni, bu deneyimleri özümser, satranç tahtasındaki değişik konfigürasyonları belleğe kaydeder, bazı taktikler, hileler geliştirir, ve oyunun ayrıntılarının hamla hamle içselleştirir. Ustalığı arttıkça da, en iyi oyuncuların oyun tarzlarını taktiklerini anlatan hamlelerini çözümleyen kitaplar okuyacak ve konuyla ilgili bilgisini artıracaktır. Her oyunda, oyuncuya rehberlik edecek stratejiler ve taktikler de birlikte gelişecektir.

Dolayısıyla satranç, insan için yüksek düzeyde soyut düşünme demektir. Satranç tahtası üzerindeki pozisyonları anımsatacak görsel modeller uydurma, kurallar ve ilkeler, bilinçli düşünce ve hatta psikoloji!

Bilgisayarlar bunların hiç birisini yapmaz...