Bu Blogu Takip Et

Sayfalar

1 Ocak 2012 Pazar

Binlerce kişinin 1 Ocak'ta doğması tesadüf değil!

Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde nüfusa geç kayıt yaptırılan 30 yaşın üzerinde binlere kişi nüfus cüzdanında doğum tarihleri ''1 Ocak'' olarak yer aldığı için doğum günlerini yeni yılla birlikte kutluyor.
1960 ve 70'li yıllarda Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde dünyaya gelen çok sayıda kişinin nüfusa kaydının geç yapılması nedeniyle gerçek doğum günleri hatırlanamadığı için nüfus müdürlüğündeki personelin iradesi ile doğum tarihleri 1 Ocak olarak yazılmış. Bu nedenle nüfus cüzdanlarında 1 Ocak yazan ve gerçek doğum tarihini bilmeyen vatandaşlar doğum tarihlerini ailelerine sorduklarında "bağ bozumu, ekin zamanı, karpuz zamanı, kar yerdeyken, yağmur düşerken, sobaları kaldırırken...'' gibi yanıtlar alıyor.Diyarbakır İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürü Kemal Okumuş, geçmiş dönemlerde kurumların ve ailelerin ihmali ile çok sayıda vatandaşın nüfusa kaydının geç yapıldığını ve kayıt yaptırılırken de çocukların gerçek doğum tarihleri hatırlanamadığı için nüfus memurunun insiyatifi ile ''belirli bir gün olsun'' diye bu şekilde 1 Ocak olarak kayıt yapıldığını söyledi.
Okumuş, günümüzde vatandaşların çoğunluğunun nüfusa kayıt yaptırırken belge sunduğunu ifade ederek, şöyle dedi:
''Vatandaşlarımızın eğitim düzeyi ve imkanları arttı. Artık insanlar günü gününe kayıt yaptırmaya özen gösteriyor. Geçmişte kurumlarda görevini yeterince yerine getirememiş, vatandaşlar da bu konuda gereken özeni göstermemiş. Kırsaldan gelen bir aile nüfus müdürlüklerine geldiğinde uzun kuyruklarla karşılaşınca beklemek yerine nüfus kaydını ertelemeyi tercih etmiş. S sonuçta bu durum ortaya çıkmış. Artık 5 dakika gibi kısa bir süre içerisinde vatandaşlarımızın nüfusla alakalı tüm işlemlerini gerçekleştiriyoruz. Bazı aileler kendi rızaları doğrultusunda yeni yıldan bir ay önce doğan çocuklarını 1 Ocak olarak kayıt yaptırmak istiyor. Biz de beyan asıldır. Vatandaş ısrarla o günü istiyorsa kaydını yapıyoruz. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'nın (SYDV) eğitim ve sağlık yardımları sayesinde artık bu imkanlardan yararlanmak isteyen aileler kayıtlara özen göstermeye başladı.''

''Maalesef tatlı bir tesadüf değil''

Diyarbakır Tanıtma Vakfı Başkanı Erhan Akalınlar, bölgede yaşayan binlerce ve vatandaşın rızaları dışında yapılan tesciller sonucu nüfus cüzdanlarında doğum tarihlerinin 1 Ocak yazdığını söyledi.
Bölgede bu şekilde binlerce vatandaş bulunduğunu ifade eden Akalınlar, çocuklarının gerçek doğum tarihini hatırlamayan ailelerin nüfus dairesine gittiklerinde bir beyanda bulunamaması nedeniyle bu tarihin nüfustaki görevli memurların inisiyatifi ile belirlendiğini söyledi.
Akalınlar, bu durumun kişilerin iradesi dışında geliştiğine dikkati çekerek, şunları anlattı:
''Nüfus cüzdanının doğum tarihi hanesinde 01 Ocak yazanların büyük bölümü gerçek doğum tarihini bilmiyor. Bu kişiler doğum günlerini yeni yılla birlikte kutluyor. Bu maalesef tatlı bir tesadüf değil. Bu kişiler doğum tarihlerini hiçbir zaman öğrenemeyecekler. Çünkü ailelerine sorduklarında, 'sobalar yeni kurulmuştu', 'don vardı', 'kar yerden bir hafta kalkmamıştı', 'hasat zamanıydı' gibi ilginç yanıtlar alıyorlar. Soyadı kanunu döneminde de ilginç soyadları ile karşılaşıyorduk. Avukatlık yaptığım dönemlerde bu tür durumlara tanık oldum. Mesela kayıt yaptırmaya giden bir kişi bir beyanda bulunamadığı zaman nüfus memuru 'bu kişi nerede?' diye sorduğunda 'fırında oturuyor' demişler. Nüfus memuru da o kişinin soyadını nüfusta 'Fırında oturan' diye belirtmiş. Bölgede bu tür ilginç durumlarla karşılaşmak mümkün.''

Yılbaşında ailece doğum günü kutlaması

Diyarbakırlı Yazar Şehmus Diken de, geçmiş dönemlerde doğan çocukları kayıt altına almanın koşullarının şimdiki gibi kolay olmadığını belirterek, bu nedenle çocukların doğum tarihlerinin nüfus memurlarınca belirlendiğini söyledi.
Gerçek doğum tarihini ve dolayısıyla burcunu bilmeyen insanların bölgede yoğun olduğunu ifade eden Diken, şunları söyledi:
''Bölgede çok çocuklu aileler, geçmişte genelde çocukları doğduğunda nüfus kayıtlarını zamanında yaptırmamışlar. Çocuk doğduktan belki 2 belki 5 yıl sonra çoğunlukla da okul çağına geldiğinde zorunlu olarak nüfusa kayıt ettirmek istemişler. 5-6 çocuğunu aynı anda nüfusa kaydını yaptıran aileler yılbaşında doğum günlerini ailece kutluyor. Ancak maalesef çok kişi gerçek doğum tarihini ve yaşını bilmiyor. Ben de doğum tarihimi sorduğum da annem bana 'Cumhuriyet Bayramından kısa bir süre önce doğmuştun' demişti. Yani gerçek doğum tarihini gün, ay ve yıl olarak bilmeyenler hayli fazla. Geçmiş dönemlerde doğum tarihleri o döneme özgü önemli bir olaya göre hatırlanırdı. Mesela 'o yıl o kadar çok yağmur yağmıştı ki Dicle Nehri' taşmıştı' diyenler var. Bu bölgeye özgü bir durum. Teknolojik gelişme ve eğitim düzeyinin yükselmesi ile bu durum aşıldı. Artık günü gününe kayıt yaptırılıyor.''
Yaşam ve İnsan için herşey

Hiç yorum yok: