Yemek Kültürü / Yemek Tarifleri: Balıklara yakışan enfes baharatlar: "Büyük kısmı uzak doğudan gelen, yurdumuzda da üretilen baharatlar ve otlar balık ve deniz ürünleri ile kullanıldığında nefis tatlar ortaya..."
Yemek - Mutfak - Pratik Bilgiler Diyet & Diyet Yemekleri & Besinler Vejetaryen Mutfağı
27 Temmuz 2011 Çarşamba
Beynin evrimine ilişkin yeni buluşlar
Beynin evrimine ilişkin yeni buluşlar
İngiltere'de yapılan bir araştırmada, dünyanın kuzey bölgelerinde yaşayan insanların, uzun ve karanlık kış aylarıyla başa çıkmalarına yardım eden daha büyük gözleri ve beyinleri olduğunu ortaya koydu.
Bilim Teknik
Evrim- Oxford Üniversitesi'nden bilim adamları, dünya çapında 12 farklı milletten 55 kafatasının beyin kapasitesini ve göz yuvalarını inceledi ve insanların, ekvatordan uzaklaştıkça beyinlerinin büyüyecek şekilde evrimleştiğini gözlemledi.
Sonuçları ''Biology Letters'' dergisinde yayımlanan araştırmada, kuzeyde yaşayanların daha zeki olduklarından değil, yüksek irtifalarda düşük ışık seviyesiyle mücadele edebilmeleri için büyük görüş alanlarına ihtiyaç duyduklarından daha büyük beyinlere sahip oldukları belirtildi.
Araştırma ekibinin lideri antropolog Eiluned Pearce, ''Ekvatordan uzaklaştıkça, çok daha az ışık mevcut, beyinlerin de ekstra görsel girdiyle başa çıkabilmek için daha büyük olması gerekiyor'' dedi.
İncelenen kafataslarının, 1800'lü yıllarda, İngiltere, Avustralya, Kanarya Adaları, Çin, Fransa, Hindistan, Kenya, Mikronezya, İskandinavya, Somali, Uganda ve ABD'de yaşayan yerli topluluklara mensup kişilere ait oldukları kaydedildi.
Araştırmada, en büyük beyinlerin İskandinav toplumlarında yaşayanlara, en küçüklerin de Mikronezyalılara ait olduğunun tespit edildiği ifade edildi.
İngiltere'de yapılan bir araştırmada, dünyanın kuzey bölgelerinde yaşayan insanların, uzun ve karanlık kış aylarıyla başa çıkmalarına yardım eden daha büyük gözleri ve beyinleri olduğunu ortaya koydu.
Bilim Teknik
Sonuçları ''Biology Letters'' dergisinde yayımlanan araştırmada, kuzeyde yaşayanların daha zeki olduklarından değil, yüksek irtifalarda düşük ışık seviyesiyle mücadele edebilmeleri için büyük görüş alanlarına ihtiyaç duyduklarından daha büyük beyinlere sahip oldukları belirtildi.
Araştırma ekibinin lideri antropolog Eiluned Pearce, ''Ekvatordan uzaklaştıkça, çok daha az ışık mevcut, beyinlerin de ekstra görsel girdiyle başa çıkabilmek için daha büyük olması gerekiyor'' dedi.
İncelenen kafataslarının, 1800'lü yıllarda, İngiltere, Avustralya, Kanarya Adaları, Çin, Fransa, Hindistan, Kenya, Mikronezya, İskandinavya, Somali, Uganda ve ABD'de yaşayan yerli topluluklara mensup kişilere ait oldukları kaydedildi.
Araştırmada, en büyük beyinlerin İskandinav toplumlarında yaşayanlara, en küçüklerin de Mikronezyalılara ait olduğunun tespit edildiği ifade edildi.
21 Temmuz 2011 Perşembe
Sağlık - Tıp Bilimleri - Tıp Fakültesi Dersleri: Nar ve Nar Suyu Prostat Kanserini Önlüyor
Sağlık - Tıp Bilimleri - Tıp Fakültesi Dersleri: Nar ve Nar Suyu Prostat Kanserini Önlüyor: "California Üniversitesi’nin yeni bir araştırmasına göre, nar suyu nar parçalarından aldığı güç ile prostat kanseri hücrelerini durdurmak..."
Tıp Bilimleri - Tıp Fakültesi Dersleri Tıp Ders Notları
Tıp Bilimleri - Tıp Fakültesi Dersleri Tıp Ders Notları
Sağlık - Tıp Bilimleri - Tıp Fakültesi Dersleri: Chi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar) Administrator ...
Sağlık - Tıp Bilimleri - Tıp Fakültesi Dersleri: Chi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar) Administrator ...: " Kırmızı Et. Biftek ve yanında patates püresi yemeği hazırlayın. Beslenme danışmanlarına göre kırmızı et erkek sağlığına çok faydalıdır. ..."
Tıp Bilimleri - Tıp Fakültesi Dersleri Tıp Ders Notları
Tıp Bilimleri - Tıp Fakültesi Dersleri Tıp Ders Notları
Susam Çekirdeğinin Sağlık Yararları Nelerdir
Kardiyovasküler sağlığı teşvik eder. Tekli doymamış yağ içerdiğinden kolesterolü düzenler ve kalp hastalıklarını iyileştirir. Bitkisel steroller olarak da bilinir. Kötü kolesterolü düşüren fitosteroller açısından zengindir. Besin değeri yüksektir. Diyet lifi ve protein açısından zengindir, bağırsakların emilimini artırır vücut için gerekli proteini sağlar. Yüksek tansiyonu düşürmeye yardımcıdır. Karaciğer hasarına karşı karaciğeri korur. Sesamin ve sesamolin içerir. Yemeklik yağlarda susam yağı tavsiye edilmektedir. Ortalama kan basıncını düzenler. Kan basıncında bu azalmayı E vitamini ile sağlar.
Faydalı mineraller bakımından zengindir. Bakır içeriği ile ağrıların azaltılmasında yardımcıdır. Anti-inflamatuar ve antioksidan enzim sistemlerinin önemi nedeniyle romatoid artrite yardımcıdır.
Mangan içerdiğinden serbest radikallerle kolayca savaşır. serbest radikalleri nötralize süperoksit dismutaz adı verilen bir anahtar oksidatif enzim içeren, temel bir kofaktörüdür. Magnezyum içerdiğinden kalbin düzenli atmasını sağlar, kalp atışlarını düzenler.
Kalbin kas faaliyetlerini kontrol eder, kalp krizi ve felç riskini azaltır. Kalsiyum içerdiğinden kemikleri güçlü tutar. Tip 2 diyabet gelişimi riskini azaltır. İnsülin fonksiyonlarını düzenler. Osteoporozu engeller aynı zamanda kansere neden olan kimyasallar kolon hücreleri koruyarak, kolon kanseri önlemede yardımcı olur. Migren, baş ağrısı ve adet ağrısına iyi gelir. Adeti düzenler. Premenopozal semptomları azaltır. Demir içerdiğinden, solunuma katkıda bulunur, kandaki hemoglobin sentez yardımcı olur.
Çinko içerdiğinden, yaraların iyileşmesine yardımcıdır. vücudun bağışıklık sistemini güçlendirmede yardımcı olur. Çinko ayrıca kemikler için hayati bir besindir. Osteoporoza iyi gelir. Anti kanser özellikleri gösterir kanserle savaşır; lösemi, multipl miyelom, meme, prostat, kolon, pankreas ve akciğer kanserleri arasında tümör hücrelerinin proliferasyonunu inhibe ettiği belirlenmiştir. Bağırsak kurtları ve tenyaları giderir. Sindirime yardımcıdır, kan dolaşımını uyarır. Menopoz etkilerini; sıcak basması, uykusuzluk ve sinirliliği azaltır. Vajinal kuruluğu hafifletir.
Faydalı mineraller bakımından zengindir. Bakır içeriği ile ağrıların azaltılmasında yardımcıdır. Anti-inflamatuar ve antioksidan enzim sistemlerinin önemi nedeniyle romatoid artrite yardımcıdır.
Mangan içerdiğinden serbest radikallerle kolayca savaşır. serbest radikalleri nötralize süperoksit dismutaz adı verilen bir anahtar oksidatif enzim içeren, temel bir kofaktörüdür. Magnezyum içerdiğinden kalbin düzenli atmasını sağlar, kalp atışlarını düzenler.
Kalbin kas faaliyetlerini kontrol eder, kalp krizi ve felç riskini azaltır. Kalsiyum içerdiğinden kemikleri güçlü tutar. Tip 2 diyabet gelişimi riskini azaltır. İnsülin fonksiyonlarını düzenler. Osteoporozu engeller aynı zamanda kansere neden olan kimyasallar kolon hücreleri koruyarak, kolon kanseri önlemede yardımcı olur. Migren, baş ağrısı ve adet ağrısına iyi gelir. Adeti düzenler. Premenopozal semptomları azaltır. Demir içerdiğinden, solunuma katkıda bulunur, kandaki hemoglobin sentez yardımcı olur.
Çinko içerdiğinden, yaraların iyileşmesine yardımcıdır. vücudun bağışıklık sistemini güçlendirmede yardımcı olur. Çinko ayrıca kemikler için hayati bir besindir. Osteoporoza iyi gelir. Anti kanser özellikleri gösterir kanserle savaşır; lösemi, multipl miyelom, meme, prostat, kolon, pankreas ve akciğer kanserleri arasında tümör hücrelerinin proliferasyonunu inhibe ettiği belirlenmiştir. Bağırsak kurtları ve tenyaları giderir. Sindirime yardımcıdır, kan dolaşımını uyarır. Menopoz etkilerini; sıcak basması, uykusuzluk ve sinirliliği azaltır. Vajinal kuruluğu hafifletir.
Alternatif tıp, şifalı bitkiler, Yoga, Meditasyon, Reiki, Feng Shui
Astım Ve Kronik Bronşite Karşı Homeoterapi
Astım solunum yolu sistemini etkileyen bir rahatsızlıktır ve hastanın sürekli olarak öksürmesine ve zor nefes almasına yol açar. Astım, akciğerlerdeki bronşlarda iltihaplanma olmasını sonucunda ortaya çıkar. Astım ataklarını etkileyen faktörler arasında alerjenler, egzersiz, çevresel faktörleri, meslek, ilaç tedavileri yer alır.
Astıma karşı homeopatik tedavi
Genellikle halk arasında astım rahatsızlığının iyileştirilemediği düşünülmektedir. Bununla birlikte bu yanlış bir kanıdır. Astım homeopatik ilaçlar ile tamamen iyileştirilebilir. Homeopatik tedaviler sadece kişinin hastalığını hedef almaz ve kişinin genel sağlığını geliştirmeyi amaçlar. Yani homeopati hastayı bir bütün olarak tedavi eder. Bu nedenle hastalığın nedeni tam olarak önemli değildir. Homeopati tedavisinde ilaçlar hastalık için değil hasta için yazılır.
Homeopatide astım tamamen iyileştirilir. Eğer homeopati uzmanı hastayı tedavi etmeyi başaramazsa bu uzmanın değil uygulanan tedavinin suçudur. Astım homeopatisi ciddi ve acil vakalara karşı da etkilidir. Astım homeopatik ilaçların düzenli olarak kullanılması ile tedavi edilebilir. Homeopatik ilaçların dozları hastaya ve hastalığın niteliğine bağlıdır. Hasta ilaçlar ile birlikte bazı önlemler de almalıdır ve toz, enfeksiyonlar, kirlilik, yeme alışkanlıkları ve hava değişiklikleri gibi etmenlere karşı dikkatli olmalıdır.
Astım hastaları dengeli beslenmelidir ve bol miktarda su tüketmelidir. Düzenli uyku ve egzersizler ile birlikte astıma karşı daha etkili koruma sağlayabilirsiniz.
Astıma karşı homeopatik tedavi
Genellikle halk arasında astım rahatsızlığının iyileştirilemediği düşünülmektedir. Bununla birlikte bu yanlış bir kanıdır. Astım homeopatik ilaçlar ile tamamen iyileştirilebilir. Homeopatik tedaviler sadece kişinin hastalığını hedef almaz ve kişinin genel sağlığını geliştirmeyi amaçlar. Yani homeopati hastayı bir bütün olarak tedavi eder. Bu nedenle hastalığın nedeni tam olarak önemli değildir. Homeopati tedavisinde ilaçlar hastalık için değil hasta için yazılır.
Homeopatide astım tamamen iyileştirilir. Eğer homeopati uzmanı hastayı tedavi etmeyi başaramazsa bu uzmanın değil uygulanan tedavinin suçudur. Astım homeopatisi ciddi ve acil vakalara karşı da etkilidir. Astım homeopatik ilaçların düzenli olarak kullanılması ile tedavi edilebilir. Homeopatik ilaçların dozları hastaya ve hastalığın niteliğine bağlıdır. Hasta ilaçlar ile birlikte bazı önlemler de almalıdır ve toz, enfeksiyonlar, kirlilik, yeme alışkanlıkları ve hava değişiklikleri gibi etmenlere karşı dikkatli olmalıdır.
Astım hastaları dengeli beslenmelidir ve bol miktarda su tüketmelidir. Düzenli uyku ve egzersizler ile birlikte astıma karşı daha etkili koruma sağlayabilirsiniz.
Alternatif tıp, şifalı bitkiler, Yoga, Meditasyon, Reiki, Feng Shui
Arterit Ağrısı Döngüsü - Osteoarterit eklem kıkırdaklarının hasar görmesi
Osteoarterit eklem kıkırdaklarının hasar görmesi nedeniyle ortaya çıkar. Kıkırdakların hasar görmesi kötü dolaşım, obezite, tekrarlanan gerilme sakatlıkları, kötü eklem sıralanışı gibi nedenlere bağlıdır. Eklemdeki kıkırdak zarar gördüğünde beyin eklemin bulunduğu bölgeyi sakatlanma olarak algılar ve bu bölgedeki kaslar sıkılaşır ve eklem hareketleri engellenir. Bu durumda eklemlerde kasılmalar olur. Oluşan ağrılar bize bu eklemi kullanmamamız gerektiğini gösterir.
Sakatlanma aktifleştiğinde osteoarterit ağrı döngüsü başlar. Hasar gören eklem iyileşmek yerine kötüleşir ve bu bölgede kasılmalar meydana gelir. Ağrı döngüsü bazen oldukça şiddetli ağrılara yol açabilir. Bunun yanı sıra yorgunluk, kilo kaybı, kalp problemleri ve depresyon gibi belirtiler de ortaya çıkabilir. Osteoarterit tedavisinde ağrı döngüsü kırmak birincil amaçtır.
Terapi dört ana tedavi üzerinde yoğunlaşır. Bunlar:
1. Masaj terapisi
Masaj terapisi ile eklemler hafif şekilde uyarılır. Bu terapi ile eklem kasılmaları ve ağrıları hafifletilir. Kişinin vücudunda esneklik artar.
2. Takviye alımı
Eklemlerin hareketini kolaylaştırmak için kişiye Omege 3 balık yağı gibi bazı besinsel takviyeler önerilebilir.
3. Diyetinizi gözden geçirin
Bazı gıdalar ağrıların artmasına neden olabilir. Bu nedenle osteoarterit rahatsızlığı olan kişiler diyetlerine dikkat etmelidir. Daha fazla balık ürünleri tüketmeye özen gösterin ve patates, domates, acı biber ve patlıcan tüketimini azaltın.
4. Düzenli egzersiz yapın
Düzenli olarak bir egzersiz programını takip etmeye özen gösterin. Eğersizler eklemlerinizin ve kaslarınızın kuvvetini arttırmaya yardımcı olur. Yüzme, yürüyüş ve esneme gibi egzersiz hareketlerini uygulayabilirsiniz.
Sakatlanma aktifleştiğinde osteoarterit ağrı döngüsü başlar. Hasar gören eklem iyileşmek yerine kötüleşir ve bu bölgede kasılmalar meydana gelir. Ağrı döngüsü bazen oldukça şiddetli ağrılara yol açabilir. Bunun yanı sıra yorgunluk, kilo kaybı, kalp problemleri ve depresyon gibi belirtiler de ortaya çıkabilir. Osteoarterit tedavisinde ağrı döngüsü kırmak birincil amaçtır.
Terapi dört ana tedavi üzerinde yoğunlaşır. Bunlar:
1. Masaj terapisi
Masaj terapisi ile eklemler hafif şekilde uyarılır. Bu terapi ile eklem kasılmaları ve ağrıları hafifletilir. Kişinin vücudunda esneklik artar.
2. Takviye alımı
Eklemlerin hareketini kolaylaştırmak için kişiye Omege 3 balık yağı gibi bazı besinsel takviyeler önerilebilir.
3. Diyetinizi gözden geçirin
Bazı gıdalar ağrıların artmasına neden olabilir. Bu nedenle osteoarterit rahatsızlığı olan kişiler diyetlerine dikkat etmelidir. Daha fazla balık ürünleri tüketmeye özen gösterin ve patates, domates, acı biber ve patlıcan tüketimini azaltın.
4. Düzenli egzersiz yapın
Düzenli olarak bir egzersiz programını takip etmeye özen gösterin. Eğersizler eklemlerinizin ve kaslarınızın kuvvetini arttırmaya yardımcı olur. Yüzme, yürüyüş ve esneme gibi egzersiz hareketlerini uygulayabilirsiniz.
Alternatif tıp, şifalı bitkiler, Yoga, Meditasyon, Reiki, Feng Shui
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)