Bu Blogu Takip Et

Sayfalar

Translate

Kadın etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kadın etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Ağustos 2011 Pazar

Makbule Yalkılday Türkiye'nin ilk kadın mimarı

Camilere eli değen ilk kadın...

Makbule Yalkılday, Türkiye'nin ilk kadın mimarı. Şimdi 97 yaşında. İstanbul'daki pek çok yapıda, özellikle de camilerde onun emeği, imzası var. Cumhuriyet'in ilk yıllarında kadın olmak, kadın bir mimar olmaktan onur duyuyor...
Biraz dik başlı ama neşeli ve iyimser. Onu sevmek için nedene bile ihtiyacınız yok. Yaşanmışlık fışkırıyor gözlerinden. Dile kolay 97 yaşında. Çocuklar, arkadaşlar, hocalar, meslektaşlar, sevgililer, torunlar... İnsanlarla dolu bir dünyada asırlık bir ömrü anlatması elbette zor... Hafızası zehir gibi ama yalnızca istediklerini anlatıyor.

2 Haziran 2011 Perşembe

Harem sadece Osmanlı’da mı vardı? Yapısı nasıldı?

Harem’in gizemleri

Harem sadece Osmanlı’da mı vardı? Yapısı nasıldı? Cariyeler sadece saraya satılan kölelerden mi oluşuyordu? Harem dışından biriyle evlenmek isteyen padişahların başına neler geldi? Dünden bugüne tartışmaların odağında olan haremi NTV Tarih’ten Derya Tulga ile konuştuk.




John Frederick Lewis'in 1873 tarihli tablosunda resmedilen harem hayatı.

Türk toplumunun tarihe olan ilgisi son dönemde hızla yükseldi. Tarihi romanların, tarih kitaplarının ya da televizyonlarda yayınlanan tarih programlarının artan sayısına bakıldığında bunu açıkça görmek mümkün. Son günlerde ise tarihe bakış ve beraberinde gelen tartışmalar ülke gündeminin en üst basamağına yerleşti. Tartışmanın odağında bir televizyon dizisi var. Kanuni Sultan Süleyman ile Hürrem Sultan’ın hayatlarını anlatan ‘Muhteşem Yüzyıl’ anlattıkları ve anlatmadıkları ile tartışmaları alevlendirdi. Daha önce pek de yapılmamış bir biçimde padişahın özel hayatı dizide kurgulanınca peşi sıra itirazlar yükseldi.

26 Nisan 2011 Salı

Özgüvensiz biri çekici değildir ve aldatılabilir

Metresler, aldatan erkek veya kadınlar evlilikle ilgili tavsiyelerde bulundu. Bunlardan biri eksik olduğunda olayların aldatılmaya varabileceğini belirtiyorlar. İşte dikkat etmeniz gerekenler..
Özgüveniniz olsun

25 Temmuz 2010 Pazar

Erkeğin Yataktaki Davranışları Ne Anlama Geliyor

Yataktaki Davranışları Ne Anlama Geliyor?

Evet, beden dili önemlidir, özellikle de yataktayken…



Yatış tarzı, yüzünüze bakışı ve hatta size olan uzaklığı, onun sizin hakkında düşündüklerini ele veriyor. Erkeğin yataktaki hareketleri, ilişkiniz hakkında ne düşündüğünü yansıtan aynalar gibidir.


Sürekli öpüyorsa…

3 Temmuz 2010 Cumartesi

Mısır'da kadın olmak

Mısır'da kadın olmak

Hava sıcak mı sıcak... İstanbul'un yağmurlu ve sisli-puslu havasının aksine "İskenderiye" güneşiyle insanı yakıyor. Bizim İzmir'i andıran kordonuyla "Mısır'ın gelini" tam bir sayfiye merkezi gibi. Kordon dediysem sahil şeridi tam 25 kilometre...
Başkent Kahire’ye 225 kilometre uzaklıktaki “Alexandria” Mısır’ın genelinden farklı bir atmosfere sahip.


28 Haziran 2010 Pazartesi

Menopoz yaşınızı bilmek ister misiniz?

Menopoz yaşınızı bilmek ister misiniz?

Kadınlarda doğurganlığın sona erdiği tarihi ortalama dört ay hata payıyla ortaya koyan bir yöntem geliştirildi.
İranlı doktorun geliştirdiği yöntem kadınlarda doğurganlığın sona erdiği tarihi ortalama dört ay hata payıyla ortaya koyuyor. Böylece aile planlaması daha kolay yapılabiliyor.

15 Mayıs 2010 Cumartesi

Güzel Kadın Circlist Tablosu, Beautiful Woman Circlist Painting

Güzel Kadın Circlist Tablosu, Beautiful Woman Circlist Painting



güzel kadın circlist tablosu, beautiful woman circlist painting

29 Nisan 2010 Perşembe

Yeni Çağ’ın bu Yüce Gerçeği ile insanın düşük bilinci



Kadınıneli bağlı; modern hayatta mesleki işler, ev işleri, günlük işlerden başka şeye yetişemiyor. Vakit yok. Kadının eli bağlı; kaldırıp elini masaya vuramıyor: artık yeter bu baskı diye!
Kadının ayağı bağlı; istediği her saatte mesela gece yalnız çıkıp yürüyemiyor bile… Kadının ayağı bağlı; toprağa çıplak ayak basacak yer bulamıyor; ayaklar ayakkabılara bağlı.
Kadının bedeni bağlı; kimi zaman bir çarşaf ardında saklı kimi zaman seksi-yapay görüntülerin ardında saklı.
Kadının gözü bağlı; göremiyor üzerindeki baskıyı, alışıyor hatta üzerindeki baskıya, hatta kimi zaman kendi kapıyor gözlerini boyun eğiyor baskıya…
Kadının bedeni özgür değil. Çekiştiriliyor dört bir yandan.
Peki insan – kadın, önce ruh olduğunu bilse, bunu yaşasa kim ve nasıl onun bedenine zincir vurabilir?
Çünkü ruhun kendi zaten özgür ve kadın özgür ruh olduğunu idrak etse; ne ruhuna ne de bedenine hiçbir şeyin ve hiç kimsenin zincirler vuramayacağını bilir.
Ve hangi özgür ruh, kendine veya çevresine yapılan hangi baskıya hangi haksızlığa tahammül edebilir ki?

17 Nisan 2010 Cumartesi

Kadın Özgürlüğü, Yeniçağ Kadın Özgürlüğünün Önemi

KADIN ÖZGÜRLÜĞÜ



Kadınıneli bağlı; modern hayatta mesleki işler, ev işleri, günlük işlerden başka şeye yetişemiyor. Vakit yok. Kadının eli bağlı; kaldırıp elini masaya vuramıyor: artık yeter bu baskı diye!
Kadının ayağı bağlı; istediği her saatte mesela gece yalnız çıkıp yürüyemiyor bile… Kadının ayağı bağlı; toprağa çıplak ayak basacak yer bulamıyor; ayaklar ayakkabılara bağlı.
Kadının bedeni bağlı; kimi zaman bir çarşaf ardında saklı kimi zaman seksi-yapay görüntülerin ardında saklı.
Kadının gözü bağlı; göremiyor üzerindeki baskıyı, alışıyor hatta üzerindeki baskıya, hatta kimi zaman kendi kapıyor gözlerini boyun eğiyor baskıya…
Kadının bedeni özgür değil. Çekiştiriliyor dört bir yandan.
Peki insan – kadın, önce ruh olduğunu bilse, bunu yaşasa kim ve nasıl onun bedenine zincir vurabilir?

16 Nisan 2010 Cuma

Resimlerde Kadın figürü

Resimlerde Kadın figürü

RESİMDE KADININ YERİ
Kadın figürü bir çok sanatçıya ilham kaynağı olmuştur. Gerek dinsel konulu tasvirlerde gerekse de günlük doğal yaşamından sahnelerin tasvirinde çokça kullanılmıştır.
"Sanatçının figürsel anlatım amaçlarıyla duygularının dışavurumunda , dış gerçekçilikle kurulduğu beraberlik yada onu reddedişte kadını imge olarak kullanması sanatın var olmasıyla başlar. Kadın imgesi sayısız konu içinde önemini koruyarak sanatın evrimine paralel bir değişim gösterir." .
"Peolitik dönemden Hıristiyanlığın başladığı döneme kadar insanın kurallaştırılması bağlamında kutsal kadın ve kutsal erkek imgelerine yüklenen anlam farklılık göstermez. Kadın kimi zaman bereket kimi zaman tanrısal ğüç kimi zaman da ideal güzellik sembolü olarak gerek figürü ile benzer mekanlarda ve benzer konular betimlenmiştir."
" Kadın cinsinin köreltilmesinde Hıristiyanlığın önemli rolü vardır. Havanın suçu sonucu günahkarlık masallarından kadını ilkede günahkar , şeytani ve cennetlik olmanın önünde engel gören Astetizm (çilecilik) öğretisinden kadın değersizliği düşük değeri ve aynı zaman da erkeğe karşı itaatkarlık ve boyun eğme görevi türetilmiştir."


Resimlerde Kadın figürü

Resimlerde Kadın figürü

RESİMDE KADININ YERİ
Kadın figürü bir çok sanatçıya ilham kaynağı olmuştur. Gerek dinsel konulu tasvirlerde gerekse de günlük doğal yaşamından sahnelerin tasvirinde çokça kullanılmıştır.
"Sanatçının figürsel anlatım amaçlarıyla duygularının dışavurumunda , dış gerçekçilikle kurulduğu beraberlik yada onu reddedişte kadını imge olarak kullanması sanatın var olmasıyla başlar. Kadın imgesi sayısız konu içinde önemini koruyarak sanatın evrimine paralel bir değişim gösterir." .
"Peolitik dönemden Hıristiyanlığın başladığı döneme kadar insanın kurallaştırılması bağlamında kutsal kadın ve kutsal erkek imgelerine yüklenen anlam farklılık göstermez. Kadın kimi zaman bereket kimi zaman tanrısal ğüç kimi zaman da ideal güzellik sembolü olarak gerek figürü ile benzer mekanlarda ve benzer konular betimlenmiştir."
" Kadın cinsinin köreltilmesinde Hıristiyanlığın önemli rolü vardır. Havanın suçu sonucu günahkarlık masallarından kadını ilkede günahkar , şeytani ve cennetlik olmanın önünde engel gören Astetizm (çilecilik) öğretisinden kadın değersizliği düşük değeri ve aynı zaman da erkeğe karşı itaatkarlık ve boyun eğme görevi türetilmiştir."
Meryem ana ve İsa betimlemelerinin dışında ancak Aristokrat kadınlar belgelemek amacıyla bir sanat ürünün konusu oluşmuşlardır. 18.yy dan itibaren insanın kulluktan birey olma bilincine geççisi ile birlikte insan figürünün yüklediği anlamda değişmiş günlük yaşantı içinde insana özgü kanunlarla betimlenmiştir. Özgür
Özgürleşen birey öznel duyguların dışavurumunda da kadına bakış açısını da oryaya koymuştur. Kadın erkek arasındaki cinsiyet farklılıklarının gösterme biçimi bir anlamda toplumsal rollerinde belirmesidir."
Fransız devrimi ile birlikte özgürlük , eşitlik ve insan hakları kavramları gündeme girmiş toplumsal anlamda bu kanunlarda önemli gelişmelere tanık olmuştur. Toplumsal anlamda etkili bir kimliği olmayan evinde kapalı kalmış kendi yalnız dünyasındaki kadın konuları ilk kez bu kadar geniş bir tavır olarak gündeme getirilmiş önemle üzerinde durulmuştur.
" 19. yy başlarında toplumsal düşünce ile birlikte teknolojik dönüşümlerin hızlanması kadın imgesini de ve genelde onun algılanışında önemli değişikliklere neden olmuştur. Burada toplumsal ahlak anlayışının ve anlayışının sarsılması söz konusudur. Manet'in "Kırda Öğle Yemeği" tablosu bunun iyi bir örneğidir. Yerleşmiş kurallar ve geleneklere bir başkaldırı niteliğinde olan sanatçının bu tavrı bu ideal güzellik kavramlarının ve namuslu kadın imajının değiştiği bir belgedir."
Empresyonizm ressamlarının doğrudan doğruya hayatın içinden gelmeleri kanunlara etki etmişlerdir. Eski ressamlar gibi göklere yükselen ağaçlara değil, memleketlerinin ağaçlarını, yalnız kişizadeleri değil bar kızlarını konu resimlerin özellikleri onların resimlerini hak tarafından götürülmesi sağlanmıştır.
Görüldüğü gibi kadın figürü hem cinsel bir öğe olarak hem estetik bir nesne olarak özellikleri ile algılanır. 20. yy dan sonra sıkça resmedilmiştir. Neredeyse tüm sanatçıların ilgi odağı durumuna gelmiş özellikle Empresyonistler çok farklı yaklaşımlarda bulunmuşlardır. Her sanatçı kendi tarzını kendi eğilimini daha da derine inerek kendi kadın tipini yaratmıştır.
Yeni figür anlayışından insan doyumsal değil aynı zamanda ruhsal bir varlık olarak ele alınışı estetik sınırların belirlenmesinde yeni yaklaşım getirilmiştir. Yeni figür anlayışı formsal olmakta ve kavramsaldır.

TÜRK RESİM SANATINA FİGÜRÜN GİRİŞİ
"19. yy başındaki yeni gereksinmeler figür sorununa karşı batıya yönelik radikal çözümler aranmasını hızlandırmıştır. Klasik anlamda figür sorunu şüphesiz fotoğraf öncesinde var olan organik Antropoformis (sanatta tanrıları insan biçiminde betimleme anlayışı) hedefleri itibariyle büyü çağından endüstri çağına değin bu yana özgün üslup serüvenleriyle gözler önüne sermektedir. Türk ressamlarının batı deneyimlerinde elde ettikleri kazançlardan biri de desen çalışmağıyla...

Resimlerde Kadın Unsuru

Resimlerde Kadın Unsuru

Resimlerde bayan unsuru her zmaan göze çarpan bir unsur bu yazıda bayan unsurunun teknik sebeblerini veya neden kullanıldıgını incelemicez bu yazda bayan unsurunun neden kullanıldıgına bantıksal bir bakış yoluyla bakıcaz.Mantıksal dedigim icin şu nokta yanlış anlaşılmasın mantık dışı bir şey bu olay ama biz mantıksal anlamaya çalışcaz gibi anlanmasın.
Bildiginiz gibi çok eski sanatçılardan beri bayan unsuru resimlerde öncelik almış ve önem verılmış bir konudur.Eski dönem rönesans resimlerinde bu unsur yanu bayan unsuru çok göze çarpar dönemki resimlerde bayanlar resimlerdeki anlatılmak istenen önemli konuları anlatmıştır desek yeridir bu açıdan bakılırsa Leonardo Da Vincinin resimleri buna çok güzel bir örnek olabilir.

Bayanlar leonardonun resimlerinde öne çıkan önemli unsurdur kanatlanmış bir bayan veya eliyle gögü gösteren bir bayan resimlerde bayanlar ince gizli konuları anlatan veya melekler olarak kullanılır erkek ise asiligi ve savaşcılık özelligi sebebiyle olsa gerek her zmaan savaşan veya kaslı yapılarla gösterilir.




Bayanın zarifligi ve estetigi resimlere gizem katmak ve resime estetik yönden pay vermek acısından belkide eski ressamların buldugu bir yoldu ama günümüzdede bayan unsuru önemini korumakta resimlerde bayanlara estetik ve zarafet acısından yer verilmekte ve cogu snaatcı bayan unsurunun zarafetini ve ideal güzelligini korumakta.

Erkek ise bayanın tam tersi oalrak resimlerde yerını aldı bayan zarafet, masumiyet unsurları olarak resimlerde yerini alırken erkek unsuru coggunlukla savaşcı, asi, güçlü, ve yalnız olarak resimlerde yerini aldı erkekler resimlerde ideal yapı olarak mı bilinmez sürekli kaslı ve güçlü çizildi bayan ise zarafeti temsil etti resimlerde.

Bayanın zarafetinin saf olarak gösterilmesi duygusu baynaları resimlerde ara ara oalrakta ola çıplak olarak göstermeye başladı kendini.


15 Nisan 2010 Perşembe

Mitoloji ve Kadın



Mitolojinin erkeklerin bakış açısına göre yazıldığı ve söylendiği açık bir gerçektir.Hemen hemen bütün mitlerde kadınlar ikinci sınıf insan olarak ele alınır.Onlar yaratılışa sonradan katılmış kişilerdir.Öyle ki zaman zaman daha da ileri gidilip aşağılık ve kötü tip olarak nitelenirler.Herhangi bir mitte bir bireyin ruhsal gelişmesi anlatılıyorsa bu olayda kadının önemli bir yer tuttuğu çok az görülür.Eros ve Psykhe’nin öyküsü nadir rastlanan örneklerdir.
Mitlerde kadınların rolü birbirine karşıt olacak şekildedir.Bir taraftan kaçınılmaz şekilde yaşamın kaynağıdırlar.Diğer tarafta ise tehlikeli,baştan çıkarıcı,acımasız ve yıkıcıdırlar.Aslında mitler insan tutkularını ve davranışlarını yansıttıklarına göre kadınların bu çelişik tavrı nasıl açıklanır?
*
Mitlerin kadınları birbirine karşıt nitelikleri ile ele almalarının bir nedeni,onların cinsel açıdan farklı olmasından kaynaklanır.İnsan,yani erkek farklı olana katlanamaz.Öteki kişi,yani kadın aynı zamanda istenmektedir.Bu durumda hem lanetlenir ve ondan korkulur hem de sevilir ve baş tacı edilir.Bu konuda yapılabilecek bir diğer açıklama,bebeğin annesi ile olan ilişkisi ile yapılabilir.Anne ve bebeği arasındaki temel ilişki sıcak ve koruyucu özelliktedir.Ama aynı zamanda öfkeli ve cezalandırıcıdır.Bu durumda kadınlara karşı ikircikli bir tavır ortaya konur.Kadınlar ve onları temsil eden tanrıçalar,erkeklerin yaşamında beklenmeyen tehlikelerin doğurduğu korkuları simgelerler.
*
Ana tanrıçalar hemen hemen dünyanın her yerinde hem yaşam veren hem de yaşam alan varlıklardır.Onlar toprağın canlı örnekleridir.Bitki ve hayvanların koruyucusudur.Aşkı,evliliği ve analığı simgelerler.Tanrıçalar bu özelliklerin ya tümünü ya da bir kaçını temsil ederler.Nitekim Hindistan’da Kali,Sümer’de İnanna,Babil’de İştar,Filistin’de Astarte,Yunan’da Aphrodite,Demeter ve Artemis,Roma’da Kybele ve Venüs,Mısır’da İsis böyledir.
Mitlerde kahramanların kadınlarla ilişkileri,erkeklerin kadınlara karşı tutumunu göstermektedir.Kahramanların tutumu erkeğin doğasındaki çelişik dürtülerle nasıl başa çıkacağı konusunda öğretici niteliktedir.
*
Girit adasında kral Minos’un labirentinde canavar boğa Minotauros vardır ve her yıl ona canlı gençler adak olarak sunulur.Theseus o yıl boğaya adak olarak yedi genç kızı ve yedi delikanlıyı Girit’ götürmekle görevlendirilen kişidir.Labirent o kadar karışıktır ki içinden çıkılması olanaksızdır.Ancak kralın kızı Theseus’a aşık olur.Ona labirentte kaybolmaması için bir yumak iplik verir. Theseus boğayı öldürür ve ip sayesinde kurtulur.Aynı zamanda kralın kızını da kaçırır.Ama sonra onu küçük bir adada terkedecektir.Mitten anladığımıza göre Theseus daha ruhsal olgunluğa erişmemiş olduğu için kazandığı başarıları henüz hazmedememiştir.Kralın kızı ise bir tarafı ile bir kadındır.Ama kahramanın sahip olmak istediği bir sevgili olduğu gibi aynı zamanda bir ödüldür.Bu öykü insanlara uyarı niteliğindedir.Olgun bir erkek olmanın zorluğunu anlatır.Olgunluğa ermemiş bir erkek için kadın,ister insan biçiminde olsun,ister canavar biçiminde olsun,tehlikelidir ve gerektiğinde yok edilmelidir.
*
Ancak kadınlara eşit haklar tanımayı öneren mitler de vardır.Gılgamış,Enkidu ile arkadaş olmuştu. Enkidu,bir kutsal fahişe tarafından baştan çıkarılırken yakalanan vahşi bir yaratıktır.İki arkadaş birçok canavarı öldürür.Ancak tanrılar da Enkidu’yu öldürür.Günümüzdeki ruhbilimciler bu öyküde,karşı cinse duyulan korku duygularını bulurlar.Canavarların öldürülmesi,kadınlara duyulan korkuyu simgeler.Ama bu korkunun yok edilmesi kadınlardan nefret etmekle veya onlara armağanlar verilerek olmaz.Onlara erkeklere eş statü tanıyarak ve onların da insanlığını onaylayarak mümkündür.
*
Bugün için yaşayan mitler,en üstün ilahi gücü erkek olarak gösterir.Ancak M.Ö.20.000 yılına ait olduğu saptanmış bir Venüs heykelciği,toprağın kadın olarak düşünüldüğünü gösterir.Bu heykelcik çok kaba olmasına rağmen bir kadının göğüs ve kalçalarını oldukça iri şekilde yansıtır.Bu ise yaşamı da veren gücün simgesidir.Efes’li Diana,çocukları emzirme gücünü taşıyan çok sayıda göğüse sahiptir.Herhangi bir niteliği vurgulamak için belirli bir organı çoğaltmak,mitlerin ortak özelliğidir.
Medusa,eski deniz tanrıları Phorkys ve Keto’nun üç kızından ölümlü olanıdır.Başı saç yerine yılanlarla kaplıdır.Perseus,Hades’in başlığını giyerek görünmez olmuş ve Athena’nın yardımı ile onun başını orakla kesmiştir.
Demeter,bereketli toprak tanrıçasıydı.Bulunmuş olan bir kabartmada onun özelliklerini simgeleyen tahıl ve yılanlar açıkça görülür.Demeter,hasatla ilgili her şeyi denetlerdi.Kendisi aynı zamanda evlilik tanrıçasıdır.