Bu Blogu Takip Et

Sayfalar

Translate

15 Aralık 2016 Perşembe

Green Screen Nedir? GreenBox Nedir?

Green Screen Nedir?
Green screen, en basit anlamda tek renk arka plan kullanarak iki farklı görüntüyü birbirinin üstüne oturtmaya yarayan özel bir teknolojidir. Bu teknoloji ile uzayda geçen bir film, hatta evrende hiç olmayan tamamen bilgisayar yapımı dünyalarda geçen bir film çekilebiliyor. Hem de fazla uzağa gitmeden, bir stüdyonun içinde...



GreenBox Nedir?

Üç bin yılda bir defa açan çiçek



Üç bin yılda bir defa açan çiçek
Bu çiçeğin adı udumbara. 3 bin yılda bir çiçek açtığına inanılıyor. Şimdiye kadar dünyada sadece 15 tane tespit edilen udumbara çiçeği bu defa açmak için oldukça ilginç bir yer seçti.
Budizmin efsanelerinde yer alan dünyanın en nadir görülen çiçeği, Çin'de şans eseri ortaya çıktı. Çinliler şimdi efsanelerin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini merak ediyor.
Budistlerin inandığı bir efsaneye göre, Youtan Poluo olarak bilinen Udumbara çiceği, 3 bin yılda bir çiçek veriyor. En eski Hint bölgesinin en eski dili Sankritçedeki anlamı “cenntten gelen hayır çiçeği” olan udumbara, Çin’de bir mucize eseri yeniden ortaya

14 Aralık 2016 Çarşamba

Topluluk önünde konuşma korkumu nasıl yenerim?

Topluluk önünde konuşmanın birçok kişi için örümcek veya yükseklik korkusundan daha önce geldiğini biliyor muydunuz? King’s Speech filminin kralından topluluk önünde konuşmaya dair 5 ipucu… Kendinize (sesinize) inanın, yardıma ihtiyacınız olduğunu kabul edin, hazırlık yapın, adımınızı atın ve kendiniz olun!
Birçok kişi için, topluluk önünde konuşmak en korkulu rüyadır. Siz de bu gruba dahilseniz vücudunuzun verdiği tepkileri iyi bilirsiniz. Bir sürü insan önünde mesajınızı ulaştırmaya çalışırken elleriniz terliyor, ağzınız kuruyor, bacaklarınız titreyip sesiniz titriyor, kalbiniz hızla atıyor ve

12 Aralık 2016 Pazartesi

Biyolojik olarak yeni bir insan yaratmanın etik boyutları

Kültürler ve insanlar: Bir insan yaratmak

Kültürler ve genler çoğu zaman etiksel ve ahlaki bağlamda da kesişiyor. Bu yazıda insan embriyolarında genetik değişiklikler yapmanın, yani bir anlamda biyolojik olarak yeni bir insan yaratmanın etik boyutlarından bahsetmek istiyorum. Bu konu tahmin ederseniz oldukça geniş bir yelpazeye yayılmış durumda ve bütün argümanları burada özetlemenin bir imkanı yok. Onun yerine size önce bu konunun neden bir etik tartışma konusu olduğunu anlatmaya çalışacağım. Daha sonra Steven Pinker isimli ünlü akademisyenin bu konuda yeni kaleme aldığı düşüncelerini eleştirel bir şekilde özetleyeceğim.
İsterseniz neden rütin bir şekide onlarca can aldığımla başlayalım.
Korkunç bir canavar değilim inanın.
2013 yılında biyomedikal bilim dünyası yeni bir gen değiştirme teknolojisi ile çalkalandı. Bakterilerde virüslere karşı savunma olarak evrimleşmiş ‘CRISPR-CAS’ mekanizmasını baz alan araştırmacılar, memeli genomlarında istenen her bölgeyi ucuz, isabetli ve hızlı bir şekilde değiştirebilecek bir teknik geliştirmişlerdi. Bu teknik sayesinde bir hücrenin genomunda istenen bir değişikliği yapmak artık çok kolaylaşmıştı.
Genetik mühendisliğinde yeni bir çağa girildi.
Ben de yeni laboratuarımda bu tekniği denemek istiyordum. Evrimsel olarak ilginç işaretler gösteren ve insanlar arasında büyüme hormonunun aktivesini etkileyen bir genetik çeşitliliğin yüz binlerce yıl öncesinde ortaya çıktığını laboratuarımda göstermiştik. Şimdi bu çeşitliliğin (A ve B versiyonlarının) fonksiyonunu anlamak için yukarıda bahsettiğim tekniği kullanarak, A ve B tipi fareler yaratmak için araştırma fonumdan para(cıklar) ayırmıştım. Açıkçası, bu konuda hiç deneyimim olmadığı için çalışmayacağını düşünmüştüm. Ancak, 2 ay ve 3000 dolar kadar sonra Roswell Park Kanser Enstitüsü’nün fare odalarının birisinde B tipi bir erkek fareyle bakışıyorduk bile. Bir memelinin, insan kadar karmaşık bir canlının, DNA’sını değiştirmiştik.Biyolojik olarak yeni bir insan ile ilgili görsel sonucu

Bunu anlatmamın sebebi, genetik mühendisliğinin ne kadar kolaylaştığı ve en iyi koşullarda bile genetik modifikasyonların insanın ahlâki duyargalarını

3 Aralık 2016 Cumartesi

Hayatı Tüm Gerçekleriyle Kabul Edip Istırap Olarak Gören Filozof: Schopenhauer

1. Herhangi bir şeye inanmayan evhamlı biri olarak anılır. İçinde yaşadığı ortamın sürekli ona kötülük vereceğini düşünmektedir.

Herhangi bir şeye inanmayan evhamlı biri olarak anılır. İçinde yaşadığı ortamın sürekli ona kötülük vereceğini düşünmektedir.
"Kolay değildir mutluluk; kendimizde bulmak çok zordur, başka bir yerde bulmak ise imkansızdır."

2. Gürültüden nefret eder. Ona göre insanların çoğunluğu hor görülmeye layıktır. Kendisi insanlardan uzak ve bencil bir yaşam sürer ancak felsefesi dünyadan el çekmeyi, doğal itki ve güdülerden uzaklaşmayı öğütler.

"İyimserlik dinlerde olduğu gibi felsefede de gerçeklerin yerini almış temel bir yanılgıdır."

3. Bir nevi yeni Budizm düşler ve çileci bir yaşamı destekler.

25 Kasım 2016 Cuma

Buzul çağdaki mamutun soyu neden tükendi?


İnsanların dünyaya yayılmaya başladığı dönemde büyük hayvanların neslinin tükenmeye başladığını bilim insanları yüz yıldır biliyor. Peki bu iki olay arasında gerçekten bağlantı var mı?mamut
Bugün yeryüzünde 10 milyon karmaşık yapıda canlı türü olduğu tahmin ediliyor. Fakat bugüne dek nesli tükenmiş diğer canlıları da dahil edince bu sayı beş milyarı buluyor.
Yani yeryüzünde yaşamış canlı türlerinin yüzde 99'u bugün artık yok.

İş hayatında atasözlerinin önemi ..

Kısa ve özlü, eskiden süzülüp gelmiş, halk ağzını yansıtan özellikleriyle atasözleri her yerde yaygın kullanılır.Kitap ve anahtar
"Emek olmadan yemek olmaz" ('no pain no gain'), "En iyi saldırı iyi savunmadır" ('The best offence is a good defence') gibi örneklerden yola çıkarak her durum için bir atasözü olduğu söylenebilir. Bunun nedeni basit: Atasözleri hayatın her alanına dokunan, bir kişinin ya da bir anın ötesine geçen gerçekler arasında bağlantı sağlayan sözlerdir.
Atasözü yerine başka kelimeler de kullanılıyor bu tür sözler için; kimi özdeyiş der, kimi

Uçak korkusu nasıl yenilir?


uçakImage copyrightİSTOCK
Bazıları uçmayı sevmese de zorunluluktan uçağa binmeye razıdır, bazıları içinse bu tam bir işkenceye dönüşebilir. Uçağa binerken hissedilen bu gerçek korku nasıl yenilebilir?
Uçak kazaları az olsa da bunların haberleri yaygın yapıldığı, görüntüler her tarafa yayıldığı için çoğumuz korkuya kapılırız.
Son birkaç olaya bakalım. Malezya Havayolları'nın 370 sayılı uçuşunu yapan uçağı Hint Okyanusu'na düşmüş, başka bir uçağı ise Ukrayna üzerinde vurularak

19 Kasım 2016 Cumartesi

Kağıt kesiği derin olmasa da neden çok acıtır?

Kâğıtla az çok haşır neşir olan herkes bilir kâğıt kesiğinin çok acıttığını. Dermatologlar bunun tamamen insan anatomisiyle ilgili olduğunu söylüyor.
Dermatolog Dr. Hayley Goldbach'a göre sorunun kaynağı sinir uçlarıdır. Acıyı algılayan sinir uçlarının en çok bulunduğu yerlerden biri parmak uçlarıdır. Yüz ve genital bölgesi de acıya karşı hassastır. Vücudun başka yerlerindeki herhangi bir kesik de can sıkıcı olmakla birlikte, acının şiddeti bu hassas bölgelerdeki kadar yoğun değildir.
Bunu kanıtlayacak basit bir deney yapılabilir. Kağıt tutturmak için kullanılan ataşlardan birini açıp U şeklinde katladıktan sonra yanağınıza, ellerinize ve sırtınıza batırmaya çalışın.
 Kağıt kesiği derin olmasa da neden çok acıtır?

El ve yüz gibi hassas bölgelerde iki uç birden hissedilir; ancak uçlar arasında belli bir aralık yok ise sırta batırıldığında tek noktada acı

11 Ekim 2016 Salı

Yunuslar Hakkında

Yunuslar Hakkında Bilmedikleriniz
Yunuslar da yarasalar gibi yönlerini bulmak ve avlanmak için seslerini kullanırlar. Yüksek frekanslı sesin objelere ya da diğer canlılara çarpıp yansıması sonucu oluşan ekodan faydalanırlar.

Boğulmalarını engellemek amacıyla yunuslar uyuduklarında beyinlerinin sadece yarısı uykuya dalar, bu şekilde uyanık kalan yarısı sayesinde nefes almaya devam edebilirler.

Tüm memelilerden farklı olarak yunusların bebekleri anne karnından kuyrukları önde çıkar.

Yunuslar 260 metre derinliğe kadar dalabilirler.
Her yunusun kendisine has imzası ya da adı olarak adlandırabileceğimiz bir “ıslığı” vardır.

Kullandığımız sıvı sabunlara dikkat etmeliyiz.

Sıvı sabunlar, bulaşık deterjanları ile şampuan hammaddelerinin orantıları değiştirilmiş halidir. Sabunun sıvılaştırılmışı değildir. 

sıvı sabun kullanımı ile ilgili görsel sonucuBu temizlik mamullerinin içerisindeki kimyasallar insan vücudunda karbon yapımızı kırarak veya oksijeni tüketerek tamiri imkânsız hastalıklara yol açarlar. Sentetik temizlik ürünleri vücuduma dokunmasın gitsinler istiyorsanız yapılacak bir şey vardır:
-Şampuan veya body jel kullanmışsanız 2.000 kg (2 ton veya 250 orta boy kova dolusu) su ile durulanmanız gerekir. 

Bu mamulleri kullandığınız zaman bir diğer tesir ve etkisi ise çevre kirliliğidir. Bunların içerisindeki kimyasalların başlıca özellikleri bulundukları yerde oksijeni tüketmeleridir. Oksijensiz bir yerde ise hayat olmaz. 

Bütün bu sebeplerden ötürü kullandığımız sıvı sabunlara dikkat etmeliyiz. 
Yaşam ve İnsan için herşey Genel Kültür, Bilgi Bankası

4 Eylül 2016 Pazar

Her insanın sesi neden farklıdır?


İNSAN SESİNDEKİ MUHTEŞEM SİSTEM VE YARATILIŞ
-Her insanın sesi neden farklıdır?
-Neden kadınlar erkeklere göre daha ince seslidir?
-Diğer canlılara oranla insan gırtlağının çok daha aşağıda yaratılmış olmasının hikmeti nedir?
-Bebekler doğduklarında neden gırtlakları yukarıdadır?
-Ses konuştuğumuz anda oluşmasına rağmen nasıl olup da her seferinde aynı çıkmaktadır?

Sesimizin oluşabilmesi için gırtlaktaki kaslar, dil, dişler, damak, dudaklar gibi pek çok organ ve hava birbiri ile mükemmel bir uyum içerisinde çalışır. Ancak ses oluşumunda kullanılan organlar ve hava gibi etkenler aynı olmasına rağmen her insanın sesi farklı olabilmektedir.

Ses ve konuşma çevre ile iletişim kurabilmenin, düşünceleri, sevinç, üzüntü gibi duyguları farklı ses tonları kullanarak anlatabilmenin tek yoludur. İnsan sesi çok çeşitli tonlamalar meydana getirmesi ile bugüne kadar

27 Haziran 2016 Pazartesi

Medeniyet Tanımayan Kabile; Chang Tang-Pa


Tibet-Hindistan sınırında yaşayan kabilenin ileri gelenlerinden vize alan İngiliz fotoğrafçı Cat Vinton, 2 ay birlikte yaşadığı kabile ile geçirdiği zamanı fotoğraflayarak hayatlarını kayıt altına aldı.

1. Kaygana yapımı

Kaygana yapımı

2. Yaşlandık galiba ama dinciz

Yaşlandık galiba ama dinciz

3. Çoban dayı

Çoban dayı

4. Yayla zamanı

Yayla zamanı

5. Kimse var mı ?

12 Haziran 2016 Pazar

Déjà Vu Nedir?

İlk kez başınıza gelen bir olayı sanki geçmişte de aynen yaşamışsınız düşüncesine kapılma durumu déjà vu olarak adlandırılıyor. İnsanların %60-%80’inin hayatları boyunca en az bir kez déjà vu yaşadığı biliniyor. Ancak déjà vu hâlâ anlaşılabilmiş değil. Bu durumun en önemli sebebi, déjà vu’yu tetikleyen herhangi bir etken bilinmediği için laboratuvar ortamında déjà vu ile ilgili çalışmalar yapmanın çok zor olması. Déjà vu hakkında tüm bilinenler bu deneyimi yaşamış insanların söylediklerine dayanıyor.

Anılar beyinde temporal lobda saklanır. Dolayısıyla déjà vu’nun anlaşılabilmesi için temporal lob ve hafıza

10 Haziran 2016 Cuma

22 Mayıs 2016 Pazar

Erteleme hastalığından nasıl kurtulabiliriz?

Niçin Erteliyoruz?

     Yapılması gereken bir işi neden tam vaktinde yapmıyoruz? Her ne kadar psikiyatrik hastalıklar listesinde adı geçmiyor olsa da toplum içinde bu durum "erteleme hastalığı" olarak biliniyor. Peki erteleme hastalığından nasıl kurtulabiliriz?




Erteleme, bir hastalık değil, disiplin sorunu


   Yapılması gereken işleri ertelemek, toplumda yaygın olarak görülen alışkanlıklardan biri. Hemen hemen tüm argümanlar hazır olsa da yapılacak işin başına oturamamaktan şikayet edilir her zaman. Bu erteleme sorunu sabah uyanırken kurulan alarmdan sınav döneminde çalışmaları son güne bırakmaya, bilgisayar güncellemesinde hâlâ eski programı kullanmaktan en riskli işlere dahi bir türlü başlayamamaya kadar birçok yerde ortaya çıkıyor. Bütün bunların istemsiz gerçekleştiğinin sanılmasının aksine erteleme; bir hastalık değil, disiplin sorunu.

19 Mayıs 2016 Perşembe

Şarkımızı tamamlamak için: Hepimiz formların, sınıfların, tanımların dünyasın...

Şarkımızı tamamlamak için: Hepimiz formların, sınıfların, tanımların dünyasın...: Hepimiz formların, sınıfların, tanımların dünyasında yaşıyoruz. İnsanoğlunda her şeyi bir sınıfa koyma, her şeyi bir başkasıyla karşıl...

Hayat ve felsefe. ...Hayat Felsefesisözler,aforizmalar,resimler

11 Mayıs 2016 Çarşamba

Aynı bir bataklık gibidir mutsuzluk…

Hiç kimse mutlu bir insandan hoşlanmaz, çünkü mutlu insan diğerlerinin egosunu incitir. Mutsuz ruh hali bizim insanımızın yaşam biçimi halini almış.

mutlu-insandan-hoslanmiyor-mutsuzluktan-mi-besleniyoruz

Mutsuzluktan mutlu olmak!

Etrafımız mevcut durumundan memnun olmayan insan kalabalığı ile sarılmış. Bu kalabalık o kadar güçlü bir olumsuz enerjiye sahip ki onlardan biri olabilmeyi sağlamak için bizi kara delik misali içlerine çekmeye çalışıyorlar.
Bu insan kalabalığı; mutsuzlukla beslenen, başkalarının mutluluğundan rahatsızlık

28 Mart 2016 Pazartesi

Mevsim geçişlerinde uyum sorunu nasıl atlatılır?

Soğuk kış günlerinin ardından güneşin sıcaklığını hissettirdiği bahar aylarında hızlı biçimde ortaya çıkan mevsimsel değişiklikler tüm canlılarda olduğu gibi insanlarda da bedensel ve ruhsal dengede değişikliklere yol açabiliyor. Mevsim geçişlerinde uyum sorunu nasıl atlatılır?

mevsim-gecislerinde-uyum-sorunu-nasil-atlatilir
Mevsimsel değişiklikleri daha rahat atlatmak için gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini belirten Anadolu Sağlık Merkezi Psikiyatri Uzmanı Dr. Zafer Atasoy “Olası bedensel

23 Mart 2016 Çarşamba

O hiçbir şey değildi. O her şeydi!


peri
Özlenen bir şey var ve bu özlenen şey her türlü özlemin ardında yatan o şey olmalı dedi Oread. Sonra isteğini düşündü. Bir peri kızı olmak istiyordu. Olmak istemek ile olabilmek arasındaki farkı henüz bilmiyordu. Oread sadece istiyordu!

Peri ve Oread

Oread toprağa baktı. Sonra toprak olup havaya karıştı dingin mi dingin ve hava gibi engin

18 Mart 2016 Cuma

Geniş düşünmeli insan, basit yaşamalı.

Öğrenmişliklerimden, bildiklerimden, bildiğimi zannettiklerimden ve bilmediklerimden aktarıyorum teker teker…

öğretilmeli insana insan öğrenme kişisel gelişim

Öğretilmeli insana, her şeyin ötesinin sağlık olduğu. Sağlığını kaybetmesi takdirinde hiçbir şeyin anlamının kalmayacağı öğretilmeli. Her şeyin bir sonu olduğu, her sonun bir başlangıç