Bu Blogu Takip Et

Sayfalar

Translate

23 Mayıs 2010 Pazar

Gizli güçlerinizi uyandırın

Gizli güçlerinizi uyandırın

Her türlü hastalığın kaynağı huzursuzluktur. Tedirgin edici duygular ve endişelerin yarattığı gerilimle yaşayan insan, "Ne olur, bir parça sakin kalabilsem!" dediği halde bunun için ne yapacağını bilemez. Aslında basit bir kaç adımla sakinleşmek hiç de zor değil.



 
Nefesinizi dinleyin:
Nefesinizin sesine konsantre olduğunuzda, soluk alıp verdiğinizi gerçekten duyduğunuzda, kendinizi son derece huzurlu hissedeceksiniz. Bunun için derin soluk alın. Ve bir çiçeği kokladığınızı hayal ederek nefesi içinize çekin.

Vakti gelince endişelenin:
Endişelerin çoğu gelecekle ilgilidir. Birçoğu asla gerçekleşmeyecek olayların etrafında dönüp durur. Bu nedenle yaşadığınız zamana konsantre olun. Böylece “gelecek”, kendi başının çaresine bakacaktır.

Nane için:
Eğer daha uyarıcı olan kahve veya siyah çay içmeyi tercih ediyorsanız, sakinleşmeyi unutun, boşa harcanan zaman demektir. Ya da nane çayı gibi bitkisel çayları tercih ederek sakinleşmeye yardımcı olun.

Hassas ayakkabılar giyin:
Herhangi bir refleksolojist size gerçek rahatlamanın ayaklardan başladığını söyleyecektir. Açıkça görülüyor ki, rahat ayakkabılar giymek, hiç ayakkabı giymemiş olmak kadar rahatlatıcıdır.

Her şeyin içinde en iyiyi arayın:
İnsanlarda ve olaylarda en iyiyi aramayı alışkanlık haline getirin. Bu basit yaklaşımın sizi sakinliğe götürecek iyimserlik ve pozitiflik yarattığını anlayacaksınız.

Tara ve tarat:
Birinin saçlarını taramak için vakit ayırın. Daha iyisi, kendi saçlarınızı tarayın veya başkasına taratın. Yavaşça, metotlu ve uzunca. (Taramak birkaç sakinleştirici akupresür noktaya temas ederek mesaj etkisi yaratır ve tekrarlanması daha çok işe yarar.)

İnsan olduğunuzu düşünün:
Kusursuz ve mükemmel olmayı başkalarına bırakın. Ne olduğunuzu, kim olduğunuzu düşünün ve bulunduğunuz halden mutlu olun, sonuç olarak daha rahat olacaksınız.

Çocukları izleyin ve ders alın:
Çocuklardan sakinlik (huzur!) dersi alın: Onların her anlarını, nasıl sadece ve sadece o anın zevki için yaşadıklarını seyredin. Kendinizin de böyle olabileceğinizi düşünün.

Sakin düşünün:
Sakin düşüncelere sahip olun. Sakin manzaralar hayal edin, sakin sesleri anımsayın ve ne hissedeceksiniz tahmin edin, bakalım. En iyisi tahminle vakit geçirmeyip hemen uygulamaya başlamak. En iyisi de bir deniz kenarında engin suları seyretmek. Denizin olmadığı yerde gökyüzünün derinliklerine bakabilirsiniz.

Portakal çiçeği spreyleyin:
Bir bardak maden suyuna 3 damla portakal çiçeği yağı ekleyin ve rahatlama ihtiyacı hissettiğinizde etrafa bir sprey ile sıkın.

Beyaz giyinin:

Giydiğiniz giysilerin nasıl hissettiğiniz yönünde ciddi etkileri vardır. Bedeninizi sıkmayan rahat giysiler, doğal kumaşlar ve açık renkler hep sakinleştirir. Bu yüzden yogiler hep beyaz giyerler. Sahip olmak ile yaşamak arasındaki farkı tanıyın.

Bebek gibi uyuyun:
Uykunuzu engelleyen her şey kahve, kola, alkol sakin olabilme yeteneğinizi engeller. Bunları içmek yerine ihtiyacınız olduğu kadar uyuyabilmek için gereken ne ise onu yapın.

Gülümseyin:
Gülümsemek yüzünüzdeki başlıca bütün kasları gevşetir. Aynı zamanda kendinizi iyi hissetmenize yardımcı olacak müthiş bir etki yaratır.

Daha az nefes alın:
Oldukça rahatlamış bir insan dakikada sadece 5–8 defa nefes alır. Nefesinizi bu kadar düşürdüğünüzde çabucak rahatlayıp gevşeyeceksiniz.

Güzellik saçın:
Hayatta nereye giderseniz gidin, ne yaparsanız yapın, bir parça güzellik katmak için gayret edin veya zaten var olan güzelliği geliştirin.

Biraz gözyaşı dökün:
Ağlamanın hem duygusal, hem de fiziksel rahatlatıcı bir yanı vardır.

Günbatımını hayal edin:
Günbatımları bazen hüzünlü olmalarına rağmen her zaman huzurludurlar. Ve pembe olanları daha da huzur yüklüdür. Cumartesi olduğunu hayal edin.

Değişin:
Gergin durumlarla başa çıkmanın iki yolu vardır, ya onları değiştirirsiniz ya da onlara bakış açınızı değiştirirsiniz. Bakış açınızı değiştirmek daha zordur, fakat kişiyi aydınlatır.

Kol saatinizi satın:
İşte, en çarpıcı sakinleştirici. Hiç saatinizi çıkarttığınız zaman ne kadar sakinleştiğinize dikkat ettiniz mi? Zaman zaman saatinizi çıkartın ve zamanın baskılarından kurtulun.

'Dişçi koltuğu' Korkusuna Hipnozla Çözüm

'Dişçi koltuğu' korkusuna hipnozla çözüm




Yalan Haber olduğu anlaşıldığından konu kaldırılmıştır.

Nazar Boncuk Beads

Nazar Boncuk Beads

Nazar Boncugu in Turkish refers to a very traditional item in Turkey, it's a blue bead used as a talisman which is beleived that it would protect you against the evil-eye. The evil-eye superstition comes from very early times and it can be found in most of the cultures in the world. To prevent this unfortunate thing, Turks invented a blue bead which looks like an eye that looks straight back at the spell-caster. So this would guard you from any negative energy or from jealous looks of others for example. Nazar bead is a huge tradition in Turkey, anywhere you go or any people you talk to can show you a bead in his pocket, or at home, or in his car etc. And if this Nazar bead is broken for whatever reason, it's beleived that it worked and protected you from some evil-eye that probabily you are unaware of at that moment.
The Nazar bead is usually made of blue glass, with white and yellow or white and blue again circles inside, that would be a typical Nazar Bonjuk. But there are other colors too, fashionable ones such as white color with blue circles inside. However, the blue is always the traditional color of this talisman. The Nazar bead has usually round shape, but it comes in all sizes and all kinds of shapes and decorations; sometimes as a keychain, or a photo frame, or a bracelet, with inscriptions, a refrigerator magnet, and so on. It became an art today, it's a part of the
Nazar Boncuk doesn't have any religious significance, or it doesn't bring good luck, not a luck charme neither, it's just a pure belief against a superstition in order to ward off the danger of the "evil eye".



Jinsei nedir - Jinsei’nin Faydaları



Ünlüler arasında yaygın olarak kullanılan ve giderek yaygınlaşan Jinsei kolyeleri sizin de dikkatinizi çekmiş olabilir. Artık daha sık duymaya başladığınız Jinsei hakkında ne kadar bilginiz var? Gelin, Jinsei nedir, bize ne vaadeder, birlikte bakalım. Jinsei kolyesi, nano titreşimler yayarak vücudunuzda olumlu etkiler yaşanmasını sağlayan bir alet. Bu kolyeyi sürekli kullanarak vücudunuza denge ve huzur kazandırabiliyorsunuz. Peki, bu tam olarak nasıl oluyor? Jinsei kolyesinin yaydığı nano titreşimler sayesinde vücudunuzun stresle mücadelede kullandığı hücrelerin oluşması için daha güçlü bir frekans yaratıyor. Nano teknolojisinden yararlanan Jinsei kolyesi nano moleküllerinin titreşimini kontrol altına alarak bedeninizin doğal frekansının sürekli olarak dengede kalmasını sağlıyor. Bu sayede bedeniniz dış faktörlerden daha az etkileniyor ve hücrelerinizin kendini yenilemesini destekliyor.

Jinsei

Jinsei’nin Faydaları



İnsanların tarih boyunca insan vücudu ve dünyanın manyetik alanları hakkında araştırma yaptığı biliniyor. Eskiden moda olan mıknatıslı aksesuarları hatırlarsınız. Jinsei kolyesi bu aksesuarlardan çok farklı. Öncelikle mıknatıs yerine nano teknolojisi kullanılıyor. Kullanılan nano teknolojisi vücudunuzun etrafında manyetik bir alan oluşturarak dışarıdan gelen manyetik akımları kesebiliyor. Jinsei kolyesinin alışkın olduğunuz diğer ürünlerden bir farkı da Türkiye Atom enerjisi Kurumu‘nun uyguladığı radyasyon yayma deneylerinde %95 oranında güvenilirlik onayı alması. Yaydığı nano titreşimlerle vücudunuzun etrafında manyetik bir aura oluşturan Jinsei kolyesi, sizi kalıcı olarak etkileyen manyetik sinyallerin etkisi azaltır. Bu sayede vücut direncini arttıran Jinsei kolyesi daha az güç harcayarak yorulma eşiğinizi daha yukarıya çekiyor. Bu sayede spor ve fitness gibi yoğun fiziksel etkinlik gerektiren aktivitelerde performansınızın artmasını sağlıyor. Nano titreşimler ile sinir sisteminizi uyaran Jinsei kolyesi ile stresten kaynaklanan negatif enerjiden en az şekilde etkileniyorsunuz.
Jinsei

Vücudunuzda meydana gelen manyetik etkileşim hücrelerimizdeki besin alış verişi desteklemektedir. Bu sayede hücrelerimiz görevlerini tam olarak yaparlar ve biz de daha sağlıklı ve zinde hissederiz.
Jinsei Nasıl Kullanılır?
Jinsei, vücudunuzum yaydığı manyetik dalgalarla bağlantılı olarak çalışmaktadır. Bu yüzden Jinsei’den faydalanmak için onu belli bir bölgede tutmanız gerekmiyor. Jinsei’yi vücudunuzun dilediğiniz yerinde taşıyabilirsiniz. Genellikle kolye olarak kullanılan Jinsei’yi dilerseniz cebinizde de taşıyabilirsiniz. Önemli bir hatırlatma yapalım: Kalp pili ve benzeri cihazlar kullananların Jinsei kullanması tavsiye edilmiyor.
Arda Turan

Jinsei’nin Etkisini Hemen Hisseder miyim?
Jinsei’nin etkisini hemen hissedemeyebilirsiniz. Jinsei’nin ilk etki süresi kişiden kişiye değişir. Jinsei kullanmaya başladıktan bir gün sonra etkisini hissedebileceğiniz gibi 30 gün sonra da hissedebilirsiniz. Jinsei kullanan ünlüler arasında Ajda Pekkan, Mehmet Ali Erbil, Arda Turan, Fatih Terim, Cristof Daum, Hakan Şükür, Rıdvan Dilmen, Roberto Carlos, Süleyman Demirel ve Yılmaz Erdoğan gibi birçok büyük isim yer alıyor. Jinsei hakkında ayrıntılı bilgi almak için Jinsei Life Power sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Çin Tıbbıyla 4 adımda 10 yaş gençleşin

ÇİN TIBBIYLA 4 ADIMDA 10 YAŞ GENÇLEŞİN
Ginseng çayı ışıl ışıl bir cilde kavuşmanızı sağlıyor, jojoba ve kişniş yağı ile yapacağınız bir cilt masajı derin kırışıkların giderilmesinde etkili oluyor. Şaşırtıcı ama gerçek! Geleneksel Çin tıbbı, birbirinden ilginç yöntemleriyle sizi 10 yaş gençleştirebiliyor.
Uzmanlar ””güzel olmak istiyorsanız nefes almalı, düşünmeli, yemeli ve içmelisiniz”” diyor. Çünkü geleneksel Çin tıbbında güzelliğin ancak bir bütün olarak hareket edildiğinde korunabileceğine inanılıyor.
Geleneksel Çin tıbbına göre, sağlıklı ve güzel bir bedene sahip olmak için Chi” nin, yani yaşam enerjisinin vücudumuzdaki akışının dengeli olması gerekiyor. Ancak çeşitli fiziksel veya psikolojik nedenlerden dolayı Chi akışındaki denge bozulursa, işte o zaman pek çok sorun ortaya çıkabiliyor; hem sağlığınız bozuluyor, hem de cilt güzelliğiniz olumsuz yönde etkileniyor.
Dolayısıyla sağlık, güzellik ve gençlik için geleneksel Çin tıbbında sıkça uygulanan ve enerji akışının vücudumuzda dengeli bir şekilde dolaşımını sağlayan 4 felsefi yöntemi hayatımıza katmamız gerekiyor. Ying - Yang dengesi, 5 element öğretisi, Chi-Gong egzersizi ve Tuina masajı. Geleneksel Çin tıbbında hangi yöntemlerinin hangi sorunlara karşı etkili olduğunu ve bizi nasıl gençleştirip, güzelleştirdiğini Işık Terapi Merkezi” nden terapist Işık Kırgız anlattı.

YİNG - YANG DENGESİNİ SAĞLAYIN!

1:YİNG TİPİ
Ying tipi kadınlar oldukça dişi bir figüre ve dolgun saçlara sahip oluyorlar. Ciltleri ise genellikle kuru ve hassastır. Kırışıklara ve selülite eğimli olmak ise ying tipi kadınların diğer özelliklerinden.
KOKU: Anason, fesleğen, limon, biberiye, portakal, gül ağacı veya tarçın… Bu meyve ve bitkilerin aroma yağlarını düzenli olarak koklamanızı öneriyoruz. İsterseniz seçtiğiniz bir bitki veya meyvenin aroma yağını şişeden koklayabilir, isterseniz 2 damlasını az miktarda suyun içine ilave ettikten sonra yağ lambasında buharlaştırabilirsiniz. Siz de çevreye yayılan bu nefis kokuyu içinize çekip, aroma yağının gücünden yararlanmış olursunuz.
ÇAY: Vücudunuzun zayıf olan Yang yönünü tetiklemeniz için size orijinal bir reçete sunuyoruz: Kabuğunu soyduğunuz 2 santim uzunluğundaki ginseng kökü, yine 2 santim uzunluğundaki meyan kökü ve 4 adet hurmayı, bir litre suyun içinde bir saat boyunca kaynatın. Ardından tüm malzemeleri süzgeçten geçirin. Tez canlı ve iştahlıysanız, hazırlamış olduğunuz ginseng çayı bu sorunlarınızın hafiflemesine yardımcı olacak
BESLENME: Avokado, pırasa ve bitkisel yağları tüketmeye özen gösterin. Zencefil, sarımsak ve dereotu da bedeninize iyi gelecek.
2. YANG TİPİ
Gerçek bir enerji deposu, dışa dönük bir kişilik ve fit bir beden” Bu üç özellik sizi iyi tanımlıyor mu?
Yanıtınız ”evet” ise o zaman sizde muhtemelen yang kutbu üstün gelmiş. Bu gruba ait olan kadınların ciltleri ve saçları genellikle nemden yoksun ve yağlı bir özellik sergiliyor. Zaman zaman ortaya çıkan sivilceler de yang tipi kadınların baş etmek zorunda kaldıkları bir başka sorun. Bunların yanı sıra yang tipinde bağ dokuları gergin, kaslar da şekillenmiş oluyor.
KOKU: Mine çiçeği, papatya, lavanta, lotus, yasemin ve melisa gibi aromatik yağlar zayıf olan ying yönünüzü güçlendirir, yang yönünüzü ise zayıflatır. Siz de bu kokulardan yararlanarak güzelliğinize güzellik katabilirsiniz.
ÇAY: Yarım fincan kurutulmuş orkide çiçeği ile bir santim uzunluğundaki meyankökünü 1 litre suda 20 dakika boyunca kaynattıktan sonra süzgeçten geçirin. Çayınızı 1 tatlı kaşığı balla tatlandırıp afiyetle için. Cildinizin ve saçlarınızın kısa sürede güzelleştiğini görünce şaşıracaksınıız
BESLENME: Yang tipi kadınlar şiddetli açlık krizlerine yakalanabiliyorlar. Domates, salatalık, muz, karides ve tofu, Yang tipi kadınların sakinleşmelerine yardımcı oluyor.

5 ELEMENT ÖĞRETİSİNE KULAK VERİN!

METAL
Derin kırışıklar veya yanaklarda oluşan sivilceler, vücudunuzdaki metal elementinin denetlediği akciğerinizde sorun yaşadığınızı gösterebiliyor. Geleneksel Çin tıbbı uzmanlarına göre; yaşam enerjiniz olanChi” nin vücudunuzda tekrar serbestçe dolaşabilmesi için cildinizi çimdiklemelisiniz. Bir yemek kaşığı jojobo yağını, bir tasın içinde 1 damla kişniş yağı ile karıştırdıktan sonra yüzünüze sürün. Ardından cildinizi baş, işaret ve orta parmaklarınızın arasına alıp, birkaç kez yukarıya doğru çekiştirin.
SU Saçlarınız zayıf veya gözleriniz şiş mi? Bu sevimsiz görüntüler, su elementinde bir sorun yaşandığına işaret ediyor olabilir. Ve, bu da geleneksel Çin tıbbına göre böbreklerle yakından ilgili.
Sorununuzun çözümü ise aslında çok kolay: 3 yemek kaşığı badem yağını, derin bir kabın içinde birer damla tarçın ve zencefil yağıyla karıştırın. Hazırlamış olduğunuz karışımı, partneriniz, parmaklarla 8 rakamı çizer gibi, sırtınızdan kalçanıza, ardından da ensenize doğru masaj yaparak vücudunuza yedirsin. Bu masaj, göz kapağında bulunan kılcal damarlardaki lenf
sıvısının yeniden akıcı hale gelmesini, saçlarınızın da daha güçlü ve daha volümlü olmasını sağlıyor.
ATEŞ
Hassas, solgun ve kızarık bir cilt, duygusal açıdan da hassas olan ve her sorunu içine atan kadınlarda ortaya çıkıyor. Dolayısıyla geleneksel Çin tıbbının ateş elementini kalple bağlantılı tutmasına şaşmamak gerek. Bu önerimiz, cildinizde ortaya çıkan yanmaların, kızarıklıkların ve içsel sıkıntılarınızın hafiflemesine yardımcı olacak: Bir yemek kaşığı badem yağını, derin bir kabın içinde bir damla lavanta yağıyla karıştırın. Hazırlamış olduğunuz bu karışımı yüzünüze ve sol göğsünüze özenle masaj yaparak yedirin.
TOPRAK
Kurumuş dudaklar, zayıf bağ dokuları ve selülitler, vücudunuzdaki toprak elementi ile mideniz arasındaki dengede sorun yaşandığının habercisi olabiliyor. Bu banyo kürü, vücudunuzun tekrar dengeye kavuşmasını sağlayacak: İki portakalı küçük küçük dilimledikten sonra bir litre suyun içinde 5 dakika boyunca kaynattıktan sonra süzgeçten geçirin. Ardından 10 damla kakule yağını ve 3 yemek kaşığı gül suyunu portakal suyuna ilave edin. Hazırladığınız bu karışımı küvetin içine dökün
AĞAÇ
Kırılgan tırnaklar ve göz çevresinde oluşan kırışıklar ”ağaç” elementinin tipik bir sorunu. Çünkü bu element de, tıpkı bir ağacın dallarını gökyüzüne doğru uzattığı gibi, vücudumuzun gelişiminden sorumlu. Ağaç elementinin vücuttaki izdüşümlerinden biri de karaciğer. Dolayısıyla dekolte peelingi ile karaciğerinizi desteklemelisiniz. Derin bir kabın içinde, 3 yemek kaşığı pirinci, 3 yemek kaşığı jojoba yağını, 1 yemek kaşığı aloe vera jelini ve 3 damla biberiye yağını karıştırın. Daha sonra bu karışımı nemli cildinize masaj yaparak özenle yedirin.

Osmanlı saray kadınları'nın güzellik sırları


Saraydakilerin bir numaralı güzellik sırrı..
Kadınları, güzel görünme isteği, insanlığın her döneminde var olan bir istek. Eski çağlardan günümüze kadar gelen, pek çok güzellik formülü mevcut. bu yazımız, daha yakın tarihimizden, Osmanlı döneminden kadınların güzellik sırlarını içermekte.

* Saraydakilerin bir numaralı güzellik sırrı, temizlikti. Hamam kültürü, bu sebeple gelişmiş. Banyoda, mutlaka keselenirlerdi ve keselenmek de en doğal peeling'dir. Cilde gençlik ve güzellik kazandırır.

* Temizlikte, sabun en önemli ürün. Bu sebeple, çok büyük bir sabun sektörü vardı. Saraya da, en kaliteli sabunlar gelirdi ve bunlara eritilip, kullanacak kişinin zevkine göre gül veya meyve şekilleri verilirdi. Saraylıların sabunları, mutlaka kokulu olurdu.

* Saçlar, sabunla yıkandığı zaman sertleşir. Bunun için yumuşatıcı olarak hatmi ve ebegümeci kullanılırdır. Bu bitkileri kaynatınca kıvamlı bir su oluşur. İşte o kıvamlı su, bugünkü saç kremlerinden daha etkili bir yumuşatma gücüne sahiptir.. Saraya kilolarca kurutulmuş hatmi ve ebegümeci gelirdi.

* Saç ve cilt bakımında, kil, en çok kullanılan malzemedir. Kildanlıkların içine, önce kili sonra da suyu koyarlar, Kil aşağıya çökünce, üstündeki suyu kullanırlardı. Bu suyun yumuşatıcı ve saçı-deriyi besleyici özelliği vardır.

* Cilt bakımında, yağları çok kullanılan malzemelrdir. Çünkü keselenip, ölü deriyi attıktan sonra dışarı çıkılırsa cilt çabuk kırışır. Bu yüzden, banyodan sonra, ince bir tabaka, yağ cilde sürülürdü. Böylelikle dış etkenlerden korunurdu.

* El, ayak ve tırnak bakımı da çok önemli bir konudur. Bunun için, susam veya zeytinyağı çok kullanılan ürünlerdir. Ama, bunlar bitkilerle birlikte kullanırır. Özellikle, gül yağı tercih edilir. Bu da ; kokulu gül yaprakları zeytinyağı ya da susam yağı içinde bekletilip, süzüldükten sonra elde edilir. cilt için çok faydalıdır.

Süper Dünya Kadınları'nın Güzellik Sırları

Süper Dünya Kadınları'nın Güzellik Sırları...!! Güzellik tüm dünyada güncelliğini kaybetmeyen bir konu. Farklı olan ise, ülkeden ülkeye kadınların başvurduğu yöntemler...

 

İtalya: Ninelerinin ve annelerinin eskiden sıkça uyguladığı ve kullandığı hintyağı cilt bakımı, şu aralarda İtalya'da yine popüler. Hintyağı özellikle saçları güçlendirmede ve cildi beslemede çok etkilidir.

Çin: Bir-çay kaşığı biberiye yağı, bir fincan yeşil çayla karıştırılır. Bir süre beklenir ve en son saçlar durulanır. Saçlara doğal bir parlaklık verir. Güzellik kremlerinin bazılarının bileşiminde de bulunan ile yıkanan saçlar gürleşip güzelleşir. Ayrıca şampuanla yıkanmaktan yıpranan saçları canlandırır. Bir bez torbaya konulan biberiye yaprak ve taze sürgünleri banyo musluğunun altına asılarak üzerine sıcak su akıtılıp böylece doldurulan küvette banyo yapıldığında cildi derinden temizler, teni kayganlaştırır ve güzelleştirir. Çin beyaz çayı ise gençleştirici gizemi taşır! Gıda, sağlık ve kozmetikte yeni yeni popüler olmaya başlamıştır. Yaşlanma, kırışıklık ve sarkmalara karşı kullanılmaktadır. Cildi kuvvetlendirici, yeni cilt hücre yetişmeyi destekleyicidir. Çevre ve günlük cilt yıpranmalara karşı cildi koruyucudur. Pürüzsüz ve yumuşak bir deri oluşumunda etkin rol oynar.

Yunanistan: Yunan gençleri, vücutlarını bebe yağı ile ovarak ölü deriyi kumsala bırakırlar. Ve denizde durulanırlar.
Polonya." Balı, bir güzellik ürünü olarak cildi yumuşatmak ve parlatmak için kullanırlar. Bal cildin yorgun ve yıpranmış görüntüsünü alır ve geriye ışıl ışıl bir cilt bırakır.

Brezilya: Brezilyalı kadınların güzellik sırlarıysa Brezilya'nın mükemmel plajlarında saklıdır. Çünkü dünyada en güzel kadınların güneşlendiği yer olarak nam salmış bu plajlarda, kadınlar avuç dolu kumlarla vücutlarını ovarlar ve bol bol güneşlenirler. Kumlar, selüliti gidermekte ya da sülülite karşı cilteki kan dolaşmını hızlandırmakta. Pürüzsüz bir cilte sahip olmak açısından faydası olan bu "kumla ovma"dan esinlenmiş olmalı ki, son zamanlarda, İngiltere'de bazı ticari firmalar tarafından kumların bu özelliğinden faydalanılarak kozmetik ürünleri piyasaya sürülmüş.

Hİndistan: Hindistan'da, her gece yoğurt ve bademden yapılan maskın yapılması zorunludur. On adet badem ezilir ve sonra yoğurtla karıştırılarak cilde sürülür. 25 dakika bekledikten sonra cilt temizlenir.

Avustralya: Avustralya kızları, yalınayak yürümek ve ayak parmağını açan sandallet giymeyi severler. Ayaklarının pürüzsüz olması için avakado ile ovarlar. Avakodo kuru ciltlere yumuşaklık kazandırır.

ispanya: İspanya'da gençler zaman zaman göz kapaklarını dinlendirmek içn patatesten yararlanırlar. Çok ince dilimler halinde kestikleri patatesi, 10 dakika boyunca gözlerde tutarlar.

Jamaika: Karayip Adalarında, soyulmuş muz kabuklarını cilt bakımlarına uygularlar. Güneş yanıklarına karşıda iyi gelen muz kabuklarında, bazı proteinler sayesinde cilde yumuşaklık ve dirilik kazandırmaktadır.

Rusya: Soğuk bir iklime sahip Rusya'da, gençler ciltlerini soğuktan korumak için kaliteli paltolar ve kotlar giymekteler. Ve özelikle sarımsak yağıyla ciltlerini sıklıkla ovarlar. Sarımsak antibiyotik, antiseptik özellikleri ile akneye karşı savaşırken antioksidan özelliği ile de cildi korur ve onarır. Ayrıca sarımsak suyu uçuğa iyi gelmektedir.

Japonya: Japonya'da cilt bakımında kamelya yağı sıklıkla kullanılır. Beyaz kamelya ve fındık yağı cildi nemlendirmek, bes¬lemek, yumuşaklık vermek için kullanırlar. Doğum sonrası oluşan cilt kırışıklıklarını gidermekte ve saçları gürleştirmekte kullanırlar.

Türkiye: Türkiye'de, yeni yeni popüler olan kefir artık doğal güzellikte de kullanılmakta. Bir bakteri kültürü olan kefir, özelikle içerdiği etkin maddeleriyle cilde de faydalı olmaktadır.

İskandinavya: İskandinav kadınları, güzel ciltlerini korumak için saf memba sularından isitifade ederler. Her gün en azından 1.5 litre buz gibi memba madensuyuyla, yüzlerine 15-20 kere yıkarlar. Bu ciltlerine canlılık verir. Pahalı losyonlara ihtiyaç duymadan, buz gibi bu memba sularıyla da ciltlerini diri tutabilmekteler.